çeker çekmez hemen birkaç yazısını büyük bir keyifle okudum...
canavar gibi olmuş... türlü yazım hataları olsa da önemli olan içerik ve bunun ne kadar profesyonelce sunulduğu; yine de tireleme en sık karşılaştığım hata, en azından onlardan temizleme imkanı olsaymış iyi olurmuş.
PDF formatı, layout ve sunum açısından çok sağlıklı bir seçim olmuş. Keşke o programda fona mod yükleyebilme özelliği de olsaymış... artık winamp açıp öyle okumak gerek.
vigo'nun scene tarihi güzel bi başlangıç, ama elbette kişisel deneyimlerden yola çıkarak oluşturulan bir bellek. zaten seneler öcen vigo, turbo ve ben, bizim evde toplanıp şu tarihimizi bi derleyelim dediğimizde yine bir sürü açığı olan, kişsel deneyimlerin bir araya getirilmesinden oluşan bir ortak tarih idi. Vigo'nun yaşadıkları, benim yaşadıklarım, Turbo'nun yaşadıkları... hepsi de hatırlaması ayrı ayrı lezzetli konular...
Amiga assembler konusuna birilerinin parmak basması da güzel olmuş. Scene'in belki de en pırıltılı dönemi Amiga döneminde idi, ama bu konuda şimdiye kadar 64 camiasının baskınlığından o kadar az şey yazıldı ki... Ama Endo'nun başlangıcı yapması, onun Amiga'ya hala ne kadar bağlı kalabildiğinin göstergesi; kendimden utanıyorum bu yüzden.
Emülatöre AmigaOS kurulumu, Vice ile Debug, Test Platformu gibi yazılar yeni meraklılara yol gösterecek çok güzel yazılar. Ama meraklı bir kişi, yazının devamı için 4-5 ay bekelyemez; bu yüzden bu tür yazıları single-shot gibi ele almak ve bir seferde bitirmek daha sağlıklı sanki. Yine de çok gerekli ve başarılı ele alınmış...
Bu sayıda gözden kaçan bir nokta, demo değerlendirmeleri. Müzik incelemeleri, yerli etkinliklerden verilmiş; bunlarla ilgili müzik dosyaları da downloadable halde siteye konsa çok iyi olur...
Rakı, Balık ve Spectrum ile Amstrad köşeleri de farklı platformları ele alan güzel yazılar. ACaba SVI-MSX,Sony Hitbit ile ilgili bişeyler görebilir miyiz yakında da? Ama bu platformların yaratanların yanı sıra, o platformlardaki demoların, scene için bu aletlerin ne şekilde kullanıldığını görebilmek de süper olabilirdi.
Görsellikte derginin daha scene'e ait belirgin bir 'kimliği'nin olması hoşuma giderdi; ilk aklıma gelen, bölüm başlıklarının ASCII-art olarak yapılması olurdu. 2 kat altımda oturan Hyper ile daha sık denk gelebilsek de (çüş artık, arada 6 metre ya var, ya yok, hala mı bir araya gelemiyorsunuz derseniz kem küm ederim sadece) ben de görsel yapıda desteğimi sunabilsem.
Ama bundan sonraki sayı için yazılarımı şimdiden yazmaya başladığımı belirtmem, herhalde bu sayıda emeğe geçen herkese teşekkürümü göstermek için tek yol.
yine de... hepinizin eline sağlık, süper bir dergi olmuş.