Gönderen Konu: Plazma #6, #7 ve #8 Cikti  (Okunma sayısı 18201 defa)

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #15 : 19.01.2012 08:32:31 »
Hızlı düğmeleri aç

Hydrogen

İleti: 932

Çevrimdışı
  • 7DX Organizer
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.glance.ws
SSG, benim aciklamamin hangi bolumunde "gecmise saygi" gecti merak ettim:) Ayrica Plazma, hazirlanacak blog'larin, web sayfalarinin onundeki bir engel degil ki? Onlarin da yapilmasi gerekiyor. Bak Nightlord da fi tarihinde yazmisti. Turkiye'de scene'in gelismesi icin yapilmasi gerekenler seklinde icerisinde iste Scene database'i tamamlanmasi vs. de vardi. Su an bu forumda bul bulabilirsen, ben aradim linki bulamadim. Iste Plazma boyle bir sey. Secilmis yazilardan derlenen, bir yerlere kaybolmayacak kadar kompakt yapida, duzgun edit edilmis, yazarlarinda basili bir yayina yazi yazma motivasyonunu olusturan bir scene yayini.

Not: Bu arada ben bazi seylerin, islevselligini kaybetmedigi surece gecmise saygi  kapsaminda makyajlanmasindan hic rahatsiz degilim. (X party'deki tek c64  vote diskinin elden ele yapilarak gerceklestirilen oylamasi mesela  benim gozumde sacmadir, ama Plazma'nin diskmag olarak da hazirlanmasi,  bir zarar degil bir guzelliktir.) Ama magazin cikarmanin gecmise saygi ile bir ilgisi yok.

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #16 : 19.01.2012 10:00:53 »
Hızlı düğmeleri aç

skate

İleti: 5.245

A Sinner Scener
Çevrimdışı
  • Administrator
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.akaydin.com/
Sanırım SSG'nin "geçmişe saygı" muhabbeti Hydrogen değil benim "scene ruhu" muhabbetime karşılık yazılmış ve doğrudur da, ben scene'e ait öğelere bağlıyımdır. Günümüzde posta ile swap yapan adamları da fazlasıyla sevmekte ve taktir etmekteyim. Ancak şu da bir gerçek ki birçok ülkenin kendine ait scene database'i yok. Herkes pouet gibi yerleri kullanıyor. Yani dünyada bir tane bile scene database'i olmasa SSG'ye kesinlikle katılıyorum, böyle bir yer şart. Ama zaten var Pouet, CSDB, zxdemo, slengpung, scene.org v.b. siteler. Scene içerikli Türkçe forum, parti siteleri ve bloglara da sahipiz. Bu durumda yerel bir scene database'i bize açıkçası hiper süper birşey de kazandırmayacaktır. Bence en fazla codebase tarzı bir fayda sağlayabilir. Online olarak daha rahat search edilebilir bir wiki olabilir. Ancak bunun haricinde pouet/csdb gibi yerlerden daha fazlasını sağlayacağını düşünmüyorum. Sadece kendi sitilimizle yaparız, istediğimiz gibi şekillendiririz database'i v.s. Ama sonuç olarak "fayda" noktasında "WOAW!!!" gibi bir durum yok bence. En azından Plazma ile kıyaslayacak olursak. Elbette ki Türkiye'de scene ile ilgilenen 1000+ kişi olsa ya da bu scene database'inin bunu sağlayacak öğe olacağına inansam farklı düşünebilirdim.

Antiparantez, database konusunda hala bir sürpriz yapma ihtimalim de var. Çünkü elimde sizin en son gördüğünüzden daha ilerlemiş bir scenek versiyonu var. Belki biraz kasıp bitirebilirim.

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #17 : 19.01.2012 15:51:51 »
Hızlı düğmeleri aç

ssg

İleti: 331

Çevrimdışı
  • ****
  • Sr. Member
    • Profili Görüntüle
aslinda buradan tartismak niyetinde degildim ama yuzyuze gelmemiz zor tabi :)

Alıntı yapılan: nightlord;28648
periyodik yayin kavrami farkli bir kavram, editoryel yuku bir blog'dan fazla mi az mi tartisilir.

periyodiklikten bagimsiz olarak, "tek editor" sisteminde editoryal yuk haliyle daha fazla. blog'da editoryel bir yuk yok. makaleyi yazan adam duzgun gorunmesinden de sorumlu, bu kadar. "preview" diye butona basip sonra gerekirse editleyip "publish" butonuna basiyor. bir editoryel yuk olarak "hangi yazarlar blog'a yazabilsin" kararini 6 ayda bir guncelleyen birileri olabilir, onun da yuku yok.

Alıntı
su an bence en buyuk dezavantaji tek tek yazilara comment edilememesi. Content'i generated static html yerine usturuplu bi sekilde wordpress'e aktarabilir miyim diye ben de zaman zaman inceliyorum. en onemli avantaji da yazilara comment edilememesi :) yani Hydrogen'in de dedigi gibi fire and forget olmasi. hangimizin comment modere edecek vakti var bilmiyorum.

comment moderasyonu da gunumuzde bir is degil. ve bence modere edilecek comment diye bir sey de yok. zaten trafik kritik esigi gecerse teknik comment'ler domine eder. kritik esigi gecmedigi surece de comment'te ne yazdiginin ne onemi var ki? yani siyaset yazilmiyor, din yazilmiyor, otomatikman sebepsiz yere kufreden kullanicilarin %99.9'unu eliyorsun. spam eleme de pluginlerle, captcha'yla vs hallediliyor olmali bu devirde. yani en kotu ne yazilabilir de burada insa edilmeye calisilan onemli seye zarar verebilir ki? herhangi bir teknoloji blog'unu comment kalitesine bakarak takip eden ya da etmeyen var mi?

Alıntı
burst mode'da yazi yazmak yazi toplamak daha kolay.

yazi yazmak daha kolay cunku butun is editore yikiliyor. bu de gec release'lerin tek sorumlusu zaten. editoryel yuk o kadar yuk degil. gorsel duzgunlugu agirlikli olarak template sagliyor. gerisi olan oraya buraya resim ve kod ornegi serpistirmeyi ve imla hatalarini duzeltemyi de assembly'de kup cevirme makalesi yazan adam ogrenir bence. potansiyel var :)

yazi toplamak blog'da nasil daha zor? bir toplama sureci yok ki en basta?

Alıntı
Hepsinden onemlisi de icerik olusturmak, icerigin hangi formatta sunuldugunun onceligi daha dusuk.

o yuzden de "merkezi gorunusten ve sunumdan sorumlu devlet bakani" bu "gorunusten ziyade icerigin onemli oldugu" vaziyetle celisiyor.

kendi argumanlarimi netlestiriyorum:

- tam olarak "daha cok icerik" icin daha rahat formati olan, koskoca makele yerine ufakli buyuklu feed'lere donusen dinamik bir format daha cezbedici.
- yazdiginin aninda yayinlanabilmesi tatmin acisindan da iyi. cunku o hevesle yazdigin bir seyleri aninda birileriyle paylasmak istiyorsun.
- 10 kisi bir sorumlulugu paylasacakken editoryel sorumlulugun tek kisi uzerinde olmasi release'leri yavaslatiyor. bu hem yazarlarin tatmini hem de bilginin yayilmasi icin kotu. mesela 7dx 2008 parti raporu 2012'de yayinlaniyor.
- surekli (en azindan dedigim gibi haftada bir, ayda bir) akan bir blog feed'i cok daha canli bir topluluk onyuzu olacaktir. icerisi dolu ve akan partiye gitmeyi herkes ister. (evangelism acisindan da iyi)
- scene'le ilgili bir sey paylasmak isterken "sadece makale" formundan kurtulup tek paragraf dahi olsa bir seyler yazani da kucaklamak uretilen icerik miktarini arttiracaktir.
- comment konusunu ben ozellikle dusunmemistim ama dinamizm ve feedback icin kesinlikle onemli bir adim. orada yazan kufurdur, sudur budur moderasyonu yine makale sahibi tarafindan yapilabilir. yine merkezi bir kisiye gerek yok.

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #18 : 19.01.2012 16:09:03 »
Hızlı düğmeleri aç

ssg

İleti: 331

Çevrimdışı
  • ****
  • Sr. Member
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: Hydrogen;28649
SSG, benim aciklamamin hangi bolumunde "gecmise saygi" gecti merak ettim:)

bu konu daha once plazma icin "niye exe?" tartismasinda gecmisti ve "scene ruhu" adina oyle bir karar verildigi soylenmisti. Onu referanslayarak bunun ana arguman oldugunu dusunmustum, degilmis. ama benim argumanlarimi degillemiyor zaten.

Alıntı
Secilmis yazilardan derlenen

bunun nasil bir avantaj oldugunu anlamadim? tam tersine tek bir kisinin otorite olarak scene hakkinda yazilacaklari secmesi yanlis. ozellikle icerige bu kadar ac bir mecra sozkonusuyken.

Alıntı
bir yerlere kaybolmayacak kadar kompakt yapida

"save page as" tek dosya kaydetmiyo diye di mi butun bu hadise :)

Alıntı
duzgun edit edilmis

nightlord edebiyat master'i oldugu icin duzgun edit ediyor degil ki? bu konuya sabit bir takim guideline'lari bir text'e uygulayacak kadar mesai ayirdigi icin duzgun edit ediyor? bu sorumlulugu scener adamin kaldiramayacak olmasi ihtimalini ben kesinlikle anlamiyorum. su thread'deki turkceye bakin herkes gayet duzgun yaziyor en umursamaz halinde zaten? olmayan sorunlari kafamiza takiyoruz gibi geliyor bana.

Alıntı
yazarlarinda basili bir yayina yazi yazma motivasyonunu olusturan bir scene yayini.

bu motivasyon kagitla beraber coktan tarihin sayfalarinda kayboldu. artik tam tersine "ya simdi boyle nizami bir yayina cok buyuk bir makale yazmak lazim onu yarin yaparim" kafasiyla calisiyor. halbuki "seckin yazarlarin oldugu blog'a" bir sey yazmak otomatikman hem o seckinlige layik duzgun bir seyler yazma hem de "1 sayfayi dolduracak en az 3000 tus vurusu" bir seyler yazmak zorunlulugundan azade olma yuzunden en motivasyonlu secenek.[/COLOR]
« Son Düzenleme: 19.01.2012 16:16:58 Gönderen: ssg »

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #19 : 19.01.2012 16:46:51 »
Hızlı düğmeleri aç

skate

İleti: 5.245

A Sinner Scener
Çevrimdışı
  • Administrator
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.akaydin.com/
@ssg: Sadece bir hatırlatma yapmak istiyorum. ılk 3 exe sayı haricinde Plazma'nın zaten HTML formatta online versiyonları web'de mevcut. Örnek:

http://www.plazma-dergi.org/dergi/06/chunk/

Yani Plazma günümüzde zaten diskmag değil, PDF formatında dağıtılan ve aynı zamanda HTML versiyonu olan bir magazindir. Bunu yazıyorum çünkü sanki hiç online versiyonu yokmuş gibi bir mana çıkıyor. "Save as" ile sayfaların kaydedilmesi v.s. v.s. bence biraz konudan sapıyoruz.

Plazma bana kalsa eğer çıkıyorsa hala exe formatında çıkıyordu. Aslında Plazma'da en büyük sorun Türkçe içeriğinden dolayı hiçbir zaman official olarak scene'de dağıtılmaması oldu. Aslında Plazma'nın ilk sayıları gayet de scene product'ıdır. Pouet'e falan upload edilebilecek türden ürünlerdir yani. Ama Türkçe olduğu ve geri kalan scene dünyasına hiçbirşey ifade etmeyeceği için bundan uzak duruldu. Bu durumda da zamanla biraz çıkış formatından kaydı. Ama sonuçta Plazma hala scene standartlarında bir üründür. Sen 1998 yılında music disk yayınlarken de CD, MP3 formatı falan vardı öyle değil mi? 1998 yılında ben müziği hep discman'den dinliyordum mesela. Niye bana CD göndermedin de music disk yayınladın? :) Yani scene ruhu diyorsak sadece "ben oldschool bir adamım, derdim eski değerleri korumak" anlamında demiyorum. Scene'de sen bir müzik koleksiyonu çıkaracaksan 10 tane mp3 seçip bunları zipleyip yayınlamazsın. Scener adamın farkı ona bir gui kodlaması ve onu bir executable olarak menüsüyle yayınlamasıdır. Plazma'yı ben hiçbir zaman "Türkiye'deki scener misyonerlerinin dergisi" gibi göremedim. Plazma bildiğin scene product'ıdır. ılk 3 sayı diskmag, sonraki sayılar ise papermag kategorisindedir (günümüzde papermag'ler sık sık PDF olarak yayınlanıyor artık). Ben işin bu kısmını sorguluyorum. Yoksa Türkiye'de scene adına daha iyi neler yapabilirize gelirsek elbette ki internet ve sosyal ağları çok çok daha iyi kullanacak fikirler üretebiliriz ki bunları da zaten seneler boyunca hep yaptık ama vakit yettiği kadarını uygulayabildik.

Kısacası ben senin fikirlerinin çok faydalı olduğuna inanıyorum. Ama Plazma bambaşka bir olay. Her ne kadar dünyaya yayınlanmasa da bir "scene ürünü". Hatta benim hep yıllar sonra eski sayıların bir babayiğit tarafından ıngilizce'ye çevrilmesi ve dünyanın bu dergiyle tanışması hayalim de vardır.

Bir de scene ve eskiye bağlılığa gelince, "diskmag eski bir olay, şimdiki teknoloji..." gibi birşeyi kabullenecek olursak biz niye hala C64, Amstrad CPC kullanıyoruz ki? :)
« Son Düzenleme: 19.01.2012 16:49:26 Gönderen: skate »

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #20 : 19.01.2012 17:07:52 »
Hızlı düğmeleri aç

ssg

İleti: 331

Çevrimdışı
  • ****
  • Sr. Member
    • Profili Görüntüle
@skate: konudan sapmadim aslinda bana arguman olarak bunlar soylendiginden onlara karsilik vermistim. yoksa html versiyon oldugunun farkindayim ama benim esas degismesini istedigim nokta "tek editorlu periyodik yayin". o konuda goruslerimi belirttim.

estagfrullah zaten beni kale almadiginizi dusunmuyorum. tam tersine bu konulara minimum katkisi olan adamin en cok gevezelik etmesine hosgorulu bile yaklasiyorsunuz :)

plazma'nin scene product'i olarak tercih edilmis olmasi bu tercihin tasa kazinmis oldugu anlamina gelmiyor. ya da bu onerdigim yeni formun plazma olmasi da gerekmiyor. dedigim sey bilgem'in de netlestirdigi uzere "bilgiye ac" ve "bilgi vermek isteyen ama cok formal makalelere eli gitmeyen" iki kitleyi mukemmel bir formatta bulusturmak ve bu arada "editorun vakitsizliginden gec cikan icerik" problemini de cozmek.

"scene db" olayi tek basina "ihtiyaclari karsilamak adina geleneksel kaliplardan cikmaya" en guzel ornek.

ama sicak bakilmiyorsa boyle bir seyi yapmayi farkli isimle ben de ustlenebilirim. biri oburunu degilleyecek, yerine gececek diye bir sey yok neticede. dergi okuma keyfi de ayri benim icin. ben sadece baska unsurlarin daha oncelikli olabilecegini dusunuyorum.

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #21 : 19.01.2012 17:30:23 »
Hızlı düğmeleri aç

Hydrogen

İleti: 932

Çevrimdışı
  • 7DX Organizer
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.glance.ws
Ssg: Bir seyin bir seyin yerine gecmesine gerek olmamasini, soylemistim:) en azindan bir yerde hemfikir olmak guzel oldu.

http://www.tr-demoscene.info/showthread.php?1793-scene-portal-ihtiyaclari&highlight=scenek
Boyle bir beyin firtinasi yapildi fi tarihinde. Scenek olayi basladi. Bitmeye ne kadar yakin bilmiyorum ama skate, 3-5 mesaj once iyi durumda diyordu. Eger bitmeye yakinsa o da degerlendirilebilir. Isim falan da degistirilebilir belki:)

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #22 : 19.01.2012 17:44:07 »
Hızlı düğmeleri aç

skate

İleti: 5.245

A Sinner Scener
Çevrimdışı
  • Administrator
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.akaydin.com/
Scenek olayı zaten yıllardır içimde ukte, bir bitirsem en çok ben rahatliicam zaten. :) Aslında bir türlü bitiremeyişimin sebeplerinden biri de web teknolojilerinin zaman içersinde gelişmesi olmuştu. O zaman şöyle yapalım en temizi. Ben kısa süre içersinde eski haliyle siteyi çalışır hale getireyim. Çünkü database final, o tarafta yapılması gereken birşey yok (keyfi eklemeler dışında). Sonra üzerinde tartışırız.

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #23 : 20.01.2012 02:17:27 »
Hızlı düğmeleri aç

Ragnor

İleti: 901

Çevrimdışı
  • Administrator
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://ozanemirhan.blogspot.com
Bana sorarsanız blog kötü bir fikir. Çok daha rahat yazı yazabiliriz ama deadline denen şeyin insanlar üzerindeki önemli etkisini göz ardı etmeyin derim. Dergi vari aylık çıkardığımız bir yayınımız vardı. Son zamanlarında katılım çok azalmış olmasına rağmen aylık 3-4 özel yazı geliyor, 3-4te dandik yazıyla kotarıyorduk iyi kötü. Sonrasında aylık yayına son verip web üzerinden blog şeklinde yayına geçtik. Blog yayınına geçtikten sonra sanırım sadece 1 ya da 2 yazı yazabildim. Deadline'ların üzerimde oluşturduğu baskı ve Nightlord'un bahsettiği Burst modun birde topluca çıkan yazıların insanda oluşturduğu zevk ayrı bence. Her çıkan Plazma'da dandikte olsa bir yazım varsa çok güzel birşeyin parçası olduğum için kendimi çok iyi hissederim hep.

Blog olunca bu biraz kayboluyor bence. En azından çıkan ürüne bakamıyorsun çünkü hep ortada, küçük küçük değiştiği için bir anda karşında belirlmediği için o hafif şaşkınlık, o heyecan olmuyor.

Blogun en güzel yani direk yorum ala bilmek yazılara. Ama yazılara yorum gelmeyince insan kendi kendisiyle konuşuyormuş gibi hissediyor. Blog işine girişeceksek blog'u nasıl tanıtacağımız ve okuyucu çekeceğimiz bence önemli bir konu. Sonuçta yazarların motivasyonlarının korunması lazım ve yapay bir şekilde (mesela ücret ödeyerek) bir motivasyon yaratmadığımıza göre doğal yollarla (yani yapılan işin beğenilmesi ve takdir görmesi) sağlanmalı bu motivasyon. Dergi olunca çok daha az geri bildiğim bile yeterli oluyor ama blog'ta bu yine çok göze çarpıyor.

Bir diğer sıkıntıda çok az kişiyiz hem blog'a hem de Plazma'ya yeteri kadar içerik sağlamamız mümkün mü? Bilemiyorum blog fikri aslında gayet güzel ama içerikleri aynı kişiler tarafından yazılıp aynı konular olacaksa ikisinden biri diğerini öldürür gibime geliyor.

ışin aslı hangi formatta ne yapacağımız çokta umrumda değil şu noktada. Benim yazacağım yazabileceğim şeyler aşağı yukarı aynı zaten. Benim asıl ilgilendiğim şey kendini Scener olarak gören kişilerin artması. Ürün çıkarmaya çalışanların sayısının artması. Bu ikisini daha güncel ve daha önemli problemler olarak görüyorum. Yoksa içerik oluşturmaya gelince farklı ortamlarda ve formatlarda (forum yazısı, diskmag, pdf dergi, paper dergi, blog yazısı vs.) zaten birşeyler yazılıyor hali hazırda. O konuda en büyük sıkıntı Plazma'da oluşan tıkanıklıktı, giderildi. şimdiden sonra yeni bir sayı çıkarmak kolay, Nightlord ya da o meşgulse başka bir gönüllü rahatça bu işi üstlenebilir.

Bu arada blog belki de benim için en önemli problem olan yeni scener'ların aramıza katılmaması problemini çözmede çok daha faydalı olabilir.

... Evet, gece 2'yi geçtim ve zaten uykusuz beynim iyice iflas etti. Ben yatar, umarım bu post çok dağınık olmamıştır. browser'da bir problem var, bazen aşırı yavaşlıyor ve bastığım harfler 3-4 sn. geç geliyor, ben tabii yazarken ona bakmadan devam ettiğim için uykununda etkisiyle arada abuk subuk şeylerde yazmış olabilirim, bunun içinde şimdiden özür diler, cevapla butonuna basar ve önünüzden çekilirim.

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #24 : 20.01.2012 03:14:22 »
Hızlı düğmeleri aç

nightlord

İleti: 1.085

Çevrimdışı
  • Administrator
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.nightnetwork.org
Alıntı
ama sicak bakilmiyorsa boyle bir seyi yapmayi farkli isimle ben de ustlenebilirim. biri oburunu degilleyecek, yerine gececek diye bir sey yok neticede. dergi okuma keyfi de ayri benim icin. ben sadece baska unsurlarin daha oncelikli olabilecegini dusunuyorum.

ben amator bilgisayar kulturunun gelismesine katkida bulunabilecek her turlu fikre ve girisime destek olurum. yazi da yazarim. zaten degisik form faktorlerin denenmesini de olumlu goruyorum. yeni bi blog plazmayi oldurecek gibi oluyorsa (ama kendisi de basarili oluyorsa) buyursun oldursun. bence plazma tarzi olaylardaki temel olay turkce icerik olusmasi. bu icerigi olusturmanin daha efektif yolunun blog oldugunu gorursek o olsun. facebook fan page oldugunu gorursek o olsun. youtube channel oldugunu gorursek o olsun.

scene db olayi konusunda eskisi kadar cok buyuk ihtiyac oldugunu dusunmuyorum (yani skate'e katiliyorum). ancak for completeness' sake olabilir. plazma o degil. blog da o degil. plazma veya blog'da yer alacak icerik "yazi" veya "makale"

burada bana gore kilit nokta blog da olsa pdf de olsa, yazilarin o ortama kendiliginden gelen seyler olmadigi. yani blog da yapsak bir veya birkac editor'un orada yer almasinin faydali olacagini hissettigi konulari ve bu konularda yazabilecek kisileri tespit edip onlari yazi yazma konusunda gaza getirmesi gerektigini goreceksiniz. Bence editorluk denen seyin asli da bu. imla duzeltmek veya sayfa duzeni yapmak da degil. n amator kisiyi bir vizyon dahilinde bir butunun parcalari olabilecek yazilar yazmaya ikna etmek ve o yazilari takip edip toplamak. bu anlamda editorluk ihtiyacinin azalmayacagini dusunuyorum.

Ama dedigim gibi degisik form faktorleri denemek isteyenlere de her turlu yardimci olurum. Ornegin Retrojendeki arkadaslar direk fiziksel dergi olayini deniyorlar, elektronik olarak dagitmiyorlar. kafalarinda belli bir vizyon var. ben o vizyonda bazi noktalarla (dagitim mekanikleri) ayni fikirde olmasam da bunu destekliyorum (2. sayiya yazi da yazdim). sonucta her okuyucu, her icerik uretici, her editor, scene'de farkli seyler goruyor, farkli beklentileri var. ne kadar cok degisik perspektif ne kadar cok farkli form faktor ile dile gelirse ortamin da o kadar objektif ve cok sesli bir snapshot'ini almis oluruz.

Plazma #6, #7 ve #8 Cikti

« Yanıtla #25 : 20.01.2012 03:16:35 »
Hızlı düğmeleri aç

skate

İleti: 5.245

A Sinner Scener
Çevrimdışı
  • Administrator
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.akaydin.com/
Arkadaşlar, Plazma konusunu scene database konusuyla çok dağıttık, bu nedenle buradan sonrasını Hydrogen'in tavsiye ettiği topicden devam edelim lütfen. Ben de scenek ile ilgili gelişmeleri oraya yazacağım.

http://www.tr-demoscene.info/showthread.php?1793-scene-portal-ihtiyaclari