the scene > 7dx

7dx 2012 Parti Raporları

(1/2) > >>

Hydrogen:
Evet başlığı ben açayım dedim. Bu sene partide aklıma gelenleri hızlıca, madde madde, unutmadan yazayım.

Hydrogen Parti Raporu Bolum 1

-Oncelikle kotuleri basta yazayim ki, sonu mutlu bitsin:)
Demo yoktu. Hani diger compolar neyse ancak bir demo party'nin demo composunda demo cikmamasi kepazelik, baska aciklamasi yok. Cok uzucu, bir daha olmasa iyi olur.

-C64'u gene dogru duzgun baglayamadik. Bunu "salak" olmamizla acikliyorum artik. 4 senedir bi sorunu cozemedik.

-Muhabbet gayet guzeldi. Gene pek cok insani kacirmis olsam da, organizator olarak partide gayet eglendigimi belirteyim. Decipher'in bir dunya yoldan, seneler sonra gelmesi partinin guzel olayi idi. Bir de demo bitirselerdi daha da harika olacakti. Uzun zaman sonunda, Resident'i bir toparlanmis gorduk. Gelecekte olabilecek guzel seylerin sinyallerini verdiler.

-Sonunda Retrojen'in 2nci sayisina kavusabildim. 50 seri numarayi kaptim. Sonu "0" ile biten seri numarali ileride normalin 3 kati para edecek:) Magazini bu aksam keyifle okumayi planliyorum.

-Spritus gecen seneki inanilmaz eksikligini bu sene giderdi. Afterparty'de Spritus, Drey, Endo ve ben, Saray'da doner falan yedik ve guzel muhabbet cevirdik, Endo'nun fikri sayesinde hepimizin karni doydu:P. Sonra Drey ayrildi. Endo, Spritus ve ben aksam super after party muhabbeti cevirdik. Spritus'la parti sonrasinda konusmayinca parti parti olmuyor. Sabah da havalimani yolunda, Turkiye'yi kurtardik.

-Beast'le de guzel muhabbet ettik. Her daim guleryuzun ile ortami rahatlatan bir adamsin Levent:) Ayrica gene sponsor mevzuatlari guzel oldu. Keske oduller daha iyi stuff cikan bir partide sahiplerini bulsaydi. Mfk sayesinde parti yayini ve Dikey'den Serhat  sayesinde ses sistemi ve bir cok sey kusursuz sekilde halloldu.

-Skate'le mp3 compo esnasinda girdigimiz gulme-sinir krizi etkisini uzun sure gosterdi. Skate'in 2nci gun ki "vur ensesine al ekmegini", uykulu modu superdi:) eheheh

-Game compo beni yedi bitirdi. Zaten sunuculuk zor. Bir de Riverraid'e sonradan 10 katilimci geldi. Bu arada evil Arcane'nin "Kafam ....ldi" seklinde serzenisini super yakaladim. Hemen oldurucu bakislarimla toz ettim. Ama bu olay harika spikerligime ket vurdu. Tek elle river raid oynayarak, dolmuscu ambiansi yasatmaya calistim. Blackturk, super riverraid oynamasina ragmen stresi kaldiramadi ve kendi istegi ile daga cakildi. heheheh

-Aynur'un kuzeninin oglu Basri ile karsilasmak cok sasirtici idi. Yas ilerliyor:)  Ahh

-Degisik zamanlarda istek uzerine Protogeo ve Snapshot gosterimleri yaptim 1084'de:P

-Zwartan'in semineri cok guzel oldu. Oyun gelistirmek isteyenlerle muhabbet de keyifliydi. Ama daha da keyiflisi Zwartan'in sonunda spectrum'unu getirmesi ve trenli oyun yuklendigine yasadigi mutluluktu:) Ref'in spectrum severlere gosterdigi konukseverlik sebebi ile, artik spectrum'um paletine takilmayacagim. Palet bahane cocuklugumuzu makinesi bunlar yaa. Alco bak Batman Demo da super gercekten. Ben artik mutluluk sacan bir scener olacagim soz:P

-Drey'in test drive'i kolonlara super yakisti. Bigsreen'de yayinladigimiz urunler guzeldi ama gene sunum ve mana acisindan showlarimiz yetersizdi:)

-Ebolax bu sene compolara damgasini vurdu. Gercekten tum gucuyle hazir olan tek scenerdi. Oduller helal olsun kendisine:) 2nci olan muzigi de cok guzeldi gercekten.

-Norvax ve Anes'le kisa da olsa muhabbet etmek guzeldi.  Bu sene Laptop sikintisindan arkadaslar partide dogru duzgun arzi endam edemediler:) Nightlord ile de kisa muhabbetlerimiz olabildi. Seneye biraz daha onceden bir laptop ayarlariz ya da daha iyisi olur belki partiye gelirler:)

-Compec harika calisti her zamanki gibi. Onlar sayesinde organizasyon yag gibi akiyor. Ayrica ilk stuff'larini da kucuk de olsa yayinladilar:) Riverraid de sonuncu olan arkadas da efsaneydi:)

devam edecek...

drey:
Hiçbirşey üretemeden geldiğim ve boyuna dondurma tükettiğim bir 7dx'di bu sene benimkisi. Tabi bu sayede bir sonraki sene için gazım iki kat artmış oldu:cool:

Her ne kadar ürünle katılınan compolarla bu sene alakam olmamış olsa da classic game compo'da Narc'da coşarak yine ödüllerden nasiplenebilmeyi becerdim :D. Ayrıca Hydrogen'in oyunların nasıl bişey olduğunu soran arkadaşlara tarif yaparken "Riverraid'de bir uçak var, ilerliyosun, Narc'da da iki polis var, ilerliyosunuz" şeklindeki tanımları bence takdire şayandı :D

Parti compo makinası olarak Caisson'un kasa da gerçekten "oha" dedirten bir aletti. bildiğin ahit sandığı gibi iki kişi sırtlarında taşıdılar hareket ettirmek için :)

Yıllardan sonra ilk kez Ref'in Amiga 500'ünde Project X ile karşılaşınca duygulandım, hatta duygu sonra biraz hırsa döndü ve ilk bölümü geçicem derken resmen makinayı tüm gece işgal ettim :)

Zwartan'ın semineri açıkçası çok hoşuma gitti, işin hayal kısmından henüz sıyrılamamış insanlar için çok ilgi çekici gözükmese de bir projeyi hayata geçirmenin gerçekçi taraflarıyla ilgili çok önemli konulara değindiğini düşünüyorum.

Norvax ve Nightlordu yine skype ekranından da olsa görmek ve konuşmak çok güzeldi, taaa oralardan varlıkları ile enerji katıyorlar.

Spritus bir kez daha gözümde devleşti bu partide. Abi adam resmen çekti beni kenara, neden pixellemenin devamını getirmediğimi iyice irdeledikten sonra oturup bana uzun uzun grafx2 pogramını ve bazı püf noktaları anlattı. Artık bu saatten sonra pixel compolara girmezsem hiç bir bahanem yok :rolleyes:

Bu seneki partinin bence en güzel süprizlerinden biri pazar günü bir şekilde içeri sızan kediydi. Açıkçası Compec'teki arkadaşlardan rica ediyorum, mümkünse cumartesiden salsınlar içeri hayvanı, her hali ayrı bi eğlence keratanın :D

Parti bitiminde aklım Skate'te kalmadı değil valla. Adam o uykusuzlukla eve nasıl varacak, eşyaları nasıl taşıyacak falan. Neyse ki facebookta " ben eve vardım iyiyim" gibisinden bi mesajını görünce oh çektim.

Hydrogen'in bahsettiği after party muhabbetine malesef katılamadım, ctesi sabahı erken kalkmak zorunda kaldığım için zaten partiye yorgun gelmiştim ve ertesi gün hem uyku hem de ptesi sendromu ağır basınca yemekten sonra spritus ve Hydro'dan ayrılmak durumunda kaldım.

Her zaman ki gibi bize güzel bir ortam sunan tüm organizatör arkadaşlara ve Compec ekibine tekrar tekrar teşekkürler.

LeonardBlyx:
Aha parti raporu zamanı gelmiş, çok üşenesim var, ama üşenip de sonraya atarsam kesin unuturum.

Öncelikle bir kez daha erken gelme hayallerim suya düştü. Bu defa erken kalktım, oh diye sevinirken, teyzemin bana "ya ben bu puzzle'ın kenarlarını birleştiremedim yardım et öyle git" demesi sebebiyle 1 saat puzzle'ın birleşmeyen kenarlarıyla oynamak zorunda kaldım. Neden çünkü yan yana birleştirilmiş 14 parçalık dizinin herhangi bir ucundaki parçasını alıp dizinin diğer ucuna yerleştirebiliyordum. Hal böyle olunca loop eden parçayı kıracağım yeri bulmak için tek tek denemem gerekti.

Bu engellerin ardından yola çıkıp partiye gelmem saat 14.30u falan buldu sanırım, Ragnorla konuştuğumuzda saat 3e geliyor gibi bir laf etmiştik çünkü. Ragnor da epey uykusuzdu zaten oturduğu yerde gözleri kapanıyordu. Nightlord'un 2010 partisinden sonra parti ürün değerlendirmesi başlığında bana verdiği, benim 7dx party 2011 sırasında okuduğum tavsiyeyi nihayet 7dx 2012 partisinde uygulamayı başardım (Tavsiye: Ürün hazırlamayı etkinlik gününe bırakma, önceden hazırla, daha güzel olsun) Ha ama nedir, benim yine kaşıntım tuttu, önceden hazırladığım parçanın yanında bir de on the fly parça yazmaya karar verdim. Sonra eski partiden alıştığım intranet sistemini aradı gözlerim, ama bulamadı, zira ben geldiğimde açılmamıştı :D Gittim skate'i spamledim, zaten ne işim olsa önce gidip skate'i spamliyorum adam flood'dan banlasa beni yeridir :D Skate beni Endo'ya pasladı, bir yarım saat de Endo'yu, onu bulamadığımda kayıt masasında dikilen gariban kızı spamleyip durdum. Açılır açılmaz da o sırada duyurusu henüz yapılamamış intranete sanki herkes bakıyormuş gibi bir şeyler postladım xD Yalnız benim Drey ve Ebolax'ı bulmam gerekiyordu. Drey'e bir şey dinletecektim, Ebolax'ın ise geçen sene yayınladığı Fake The System şarkısının düzgün render'ını isteyecektim (benim siteden indirdiğimin peak mastering'i sanırım yapılmamış çünkü, ya da sonradan amplify edilmiş) Drey'i bulmayı başardım, ama Ebolax'ın gelmediğini öğrendim.

Böyle aramalar bir yana dursun, parti mekanı amma sıcaktı yahu? Bir ara yanımdaki kaloriferi kapatıp cam açtım artık, öyle bile sıcaktı, sonradan kıstılar mıstılar bişey yaptılar galiba kalorifere de normale döndü sıcaklık.

Bu arada parti öncesi Skate'i bunaltmayı başardığım portların durumu konulu sorularıma nihai cevabı mekanda aldım, ihtiyacım olan port kablosuz networkte kapalı, fakat kablolu network'te açıktı. Hatta kapı önü muhabbetlerinde de Skate bundan bahsetti :D Arada partide görmeyi beklemediğim başka bir sima ile karşılaştım, geçen sene kendisinden bilgisayar grafiğine giriş dersi aldığım ırfan Kaya meğersem partinin eski grafikçilerindenmiş. Kendisine selam vermek üzere yanına gittiğimde ise muhteşem bir tesadüf eseri o gün partide seminer verecek olan Özgür Soner ile tanışmış ve sohbet etme imkanı bulmuştum, kendisi beni son derece şevk verici ve olumlu tavsiyeler vermek suretiyle bir hayli motive etti açıkçası. 7dx partisi bir şekilde her sene beni mutlu rastlantılar dizisine gark etmeyi biliyor her nasılsa. Profesyonel Oyun Geliştiriciliği Seminerini de çok verimli buldum açıkçası.

Bir ara on-the-fly oyun yarışmaları yapıldı, fakat yarışma sırasında o kadar kalabalık oldu ki bilgisayarın etrafı, oyunları anca yarışma bittikten sonra görebildim xD Sonrasında 2 adet Wild Compo sahne aldı (Wild compo'ların hep daha çok olmasını bekliyorum nedense) ama sesleri çok açılmıştı, gürültüden rahatsız olmaktan compoların konusunu kaçırdım.

ılerleyen saatlerde yarışmaların başlayacağını duyunca heyecanım arttı. Özellikle geçen seneki partideki heyecanlı bol ürünlü yarışmalara ait anılarım canlandığı için. Geceye 3 chip-mod müzik ile başladık. Chip-mod'da az katılım olmasını kanıksadığımı keşfettim, zira ilk üçe girenlerin ödül alıyor olması gerçeğine rağmen 3 bana normal bir sayı gibi gelmişti. Her neyse, 3 chip-mod müziği de rahatça beğeni sırasına dizdim, sıra mp3 yarışmasına gelmişti. 12 şarkı olduğunu duyup bir hayli heyecanlansam da, içimde bir korku vardı. Acaba bu sene de geçen sene yaşadığım kanalların kaybolması problemini yaşayacak mıydım? Ben böyle korkular içerisinde kıvranıp durayım, mp3 composu başladı. Ve bitmek bilmedi. Bu sene bazı arkadaşlar şarkılarını bitirmeye kıyamamışlar da çaldıkça çalmışlar gibi geldi, çünkü bazılarında bir türlü sona gelemedik :D Arada skate'in "Demin componun 1/4ünü geride bırakmıştık, şimdi 1/3ünü geride bıraktık, hadi bunu açıklasın matematikçiler" yorumuyla eğlendim :D Bu compoda sadece ebolaxın parçalarını beğendim itiraf etmeliyim. Disco Voyage zaten chip-mod'da birinci olacağını tahmin ettiğim bir parçaydı, üstüne bu compoda da bir hayli beğendim (başta yine mi disco voyage yahu meeeh yapmış olsam da) Ancak componun vurucu parçası benim gönlümde kesinlikle Wind of Destiny idi (benden başka kimse beğenmedi mi nedir, ilk üçte göremeyince acayip bozuldum) dinlerken gözlerim doldu, tüylerim diken diken oldu falan. Onun ardından benim Zone X parçam çaldı ve yine sağ kanallarımın gitmiş olması nedeniyle 3 nota çalıp kaçan bir çellomuz oldu, çello'nın verdiği melodiyi asla tam duymadık :D Ucundan gösterip kaçtı hep :D Ayrıca benden önce çalan 6 parça esnasında laf soktuğum parçalarını bitiremeyen arkadaşlar kervanına katılmış olduğumu fark ettim, niye o kadar uzun yazmışım yahu ben, yarısını kessem de olurmuş. Hele de kanal problemiyle iyice işkence halini aldı, bir yerde kalkıp bu şarkıyı geçelim bitmesine gerek yok falan diyecek hale geldim. Sonra Skate'e gidip "Emin olamadım, ancak sağ kanal sanırım yok, diğer parçamda 1 soprano 1 bariton söylüyor, eğer kanallardan birini kaybetmişsek onlardan birini hiç duymayacağız" dedim. Nitekim de tahminim gerçek oldu, sopranonun sesini hiç duymadık, hatta başta solo çalan enstrüman da kesik kesik gelmeye başladı. Bu tatsız aksilikten sonra biraz keyfim kaçsa da Old beauty isimli parça ile tekrar keyiflendim. Ama Nightlord'un geçen sene katıldığı parça bence bu senekinden daha güzeldi.

Mp3 composundan aldığım zevk (istisnalar kaideyi bozmaz) sayesinde partinin geri kalanını iple çekmeye başlamıştım kiiii ip koptu. 256 byte yarışmasına katılım olmayacaktı, sonradan SSG yaptığı scroller ile tek katılımcı oldu. Üstüne pixel grafiğe 2 katılım oldu. Üstüne illüstrasyona 1(bir) katılım oldu. Üstüne demoya 0 (sıfır) (zero) (null) katılım oldu. Tam bu açıklama sırasında cumartesi gecesi şişmiş olan 7dx demo parti gazı balonum POP efektiyle patladı. Çok üzüldüm, hele de geçen seneki 4 harika katılımı gördükten sonra. Bunlar üzücü şeyler, ben pek anlamıyorum gerçi, bu partinin müdavimi olalı 2 sene oldu, belki de demo yapımı, 256bit compo yapmak zor şeylerdir, ama pixel art ve illüstrasyondan ikisinin de on the fly bir şeyler üretilebilecek alanlar olduğunu bilecek kadar anlıyorum. Hayır, sen niye yapmadın diyeceksiniz, ben mp3 yarışmasından sonra diğer yarışmalarda da böyle kalabalık bekledim, sadece 256byte yarışmasında problem var sanıyordum. ıllüstrasyonda hele 1 katılım olduğundan haberim olsa, bir şeyler ne yapar eder yine bir çalışma çıkarırdım. Hiç bir şey için yapmayacak olsam "Lan, lan lan, ödül var olm, yapılır bu ehere mehere" diye bile yaparım. Ha nedir "ödül için yapılır" düşüncemi oyun compo'su sağolsun tekrar değerlendirmek zorunda kaldım. PONG kesinlikle onaylamadığım bir çalışmaydı, kalkıp düz pacman'i alıp "Artık ateş ediyor" demek gibi bir şey oldu benim için. (gerçi o bile daha iyi bir örnek oldu) Keşke bir grafik upgrade bir görüntü farklılığı bir bişey olsaydı da insanların aklından "PONG'u alıp 2 satır kod eklemişsin, aferim" benzeri düşünceler geçmeseydi. Diğer iki oyunun ismini hatırlamıyorum, ama ben 2D oyunu 3D oyundan daha "tamamlanmış" buldum. Ha ama diğeri de görsel olarak şıktı hani.

Ödül töreni sırasında yapılan "Ödül alanlar lütfen mekanı terketmesin" anonsuna epey bir güldüm, zira emin değilim ama sanırım ödül alanların yarısından fazlası mekanda yoktu :D

Ayrıca Magnum kutularını alta saklayan arkadaşı buradan kınıyorum, bütün parti magnum aradım ancak pazar parti sonuna doğru yerini buldum :D Ayrıca niye hiç cips, icetea falan yoktu bu etkinlikte yahu, çekirge sürüsü gibi abur cuburları tüketmek istiyordum ben oysa ki, geçen sene bir sürü vardı ne güzel :D (bkz. geçen seneki partiden yemeği hatırlamak)

Uzun sözün kısası güzel bir partiydi, ancak katılım azlığı can sıktı.

Edit: Kimseye teşekkür etmemiş olmam da terbiyesizliğin daniskasıymış, herkese teşekkürler, özellikle katılımcıların çıkarttığı ethernet ve bilgisayar kablolarını yerine takma görevi kendilerine kitlendiği için compec'e (ben valla kendiminkileri taktım abi. Valla bak.)

Ayrıca kediden hiç bahsetmesem de teklifsizce üstüme çıkıp uyumuş olması gerçeği var. Sonra Ragnorun bilgisayarının arkasına yatıp, katılımcıların kendisini maymuna çevirmesine hiç aldırmıyor oluşu (önünden her geçişimde ayrı bir kostümü vardı kedinin lan!?!?) ilginç detaylardı. Özellikle Skate "Abi kafamın üstüne çıktı ben uyurken" diyince koptum ama. xD

nightlord:
Benim için olaylar partiden bir hafta önce başladı. Partinin facebook sayfasındaki video ve blog postlarına giden linkler ilgimi çekti. Compec’ten arkadaşların gaz ile çalışmalarını ve anlatma çabalarını gördüm mutlu oldum. Aynı şekilde partinin tam olarak ne olduğu ve mesajının ne olması gerektiğine dair kaymalar olduğunu gördüm. Panik halde üç beş demo videosu linkledim sayfaya

Tabi Compec’te de bir rotasyon var sonuçta. Benim 7d9’da tanıştığım Compec’ci genclik (ılker, Fatih, Arzu, Gül, Mehmet ve adını hatırlayamadıklarım) şimdi mezun oldu. Onlar olayı anlamıştı. şimdi yeni gençler geliyor arkadan. Demoscene’in ne olduğunu partinin ne olduğunu bu yeni nesilin de özümsemesi biraz zaman oluyor ki bu doğal.

Bu yıl artık 7dx’lere uzaktan katılmaktan bıktığımı anladığım yıl oldu. Evde bir aydır süren inşaat hali de atmosfere yardımcı olmadı. Ama yine de Cuma akşamından gerekli yiyecek içecek stoğunu yapıp parti için hazır hale geçtim.

Cuma akşamı saat 10 itibariyle elimde herhangi bir ürün yoktu parti için. Bir yandan emin olduğum birşey vardı. O da bu partiye artık son iki partide kullandığım D2D tabanlı demo framework’ümü kullanarak bir demo yapmak istemediğimdi. Dolayısıyla kalan zamanda o tip bir framework olmadan yapabileceğim bir demo ya da intro da olamazdı. ıçimden bir ses hala “yapsan iyi olur” diyordu ama hayır yapmayacaktım.

Bunun üzerine müzik ve piksel grafik arasında düşünmeye başladım. ıyimtrak bir piksel grafik yapmam ihtimalen 30 saatimi falan alırdı. Ona da bu kadar zaman ayırmak istemediğime kani oldum. 6-8 saat içinde ufak ama belli bir kalitenin üstünde bir müzik çıkarabilirim belki diye düşündüm. Sonunda bunu denemeye karar verdim.

Bir yandan da Sunnyvale’deki evinde olan Norvax ile haberleştik. Daha önceki yıllarda partiye skype ile bağlanıyorduk ama bu sefer oradaki arkadaşlarla laptop olayını vaktinde ayarlayamadık. Bu yüzden Türkiye saatiyle Cumartesi sabah partinin ilk saatlerinde bir kaç kısa bağlantı gerçekleştirebildik (Teşekkürler Ragnor ve Endo). Bu esnada Ragnor, Spritus, Hydrogen, Beast, Shax, Domino ve Decipherla çok kısa görüşebildim. Ancak o saatte oradaki wireless connection da çok kötü idi. Neyseki bir süre sonra Skate sağolsun stream olayını çözdü ve partiden direk kaliteli görüntü almaya başladık.

Tabii yıllarca Skype ile bağlandıktan sonra stream ile izleyince insan bir süre alışamıyor. Önce karşıdakiler de beni görüyormuş gibi davranırken buldum kendimi. “Zeki Müren de bizi görecek mi” durumu oldu.

Neyse bunun üzerine biz de Norvax ile Skype’tan birbirimize bağlanıp streamden partiyi izlemeye başladık. Yani biz partiyi ful izledik ve kendi mini partimizi yaşadık ama partidekiler açısından biz bu yıl çok da orada değildik.

Cuma gecesi Norvax ile 2 saatlik bir skype’ın üstüne Norvax her zaman olduğu gibi uykuya yenik düştü. Sonra ben parçaya döndüm ve 7-8 saat sonra bitirdim. Beklediğimden iyi oldu. Memnun kaldım ve organizatörlere gönderdim. Ardından ben de bir kaç saatliğine yattım.

Sonra Türkiye saatiyle Cumartesi gecesi kalkıp bir iki saat oğlumla oynadıktan sonra tekrar parti takibine başladım. Norvax’la tekrar bağlandık ve Cumartesi gecesi yarışmalarını izledik. Müzik yarışmaları her yıl olduğu gibi bu yıl da nitelik ve nicelik açısından en iyi yarışmalar oldu. Ben yine Drey ve Allamulax’tan gelecek parçalar ile, Leonard’ın bu yıl yapacağı parçaları bekliyordum. Derken Ebolax benim hiç beklemediğim bir şekilde mutlu bir sürprize dönüştü. Ben Ebolax’ı ve genel olarak Goblins grubunu şimdiye kadar komedi ürünleri yapan ve bu olayı çok da ciddiye almayan bir tavırda görüyordum. Ve komedi havasında ürün yapılmasına mesafeli yaklaşırım genelde. Çünkü genelde böyle ürünler kalitesiz olur ve kalitesizliğini “bakın ben umursamıyorum zaten komiklik olsun diye yapıyorum, gerçekten yüklensem önümde duramazsınız” gibi bir duruşla örtmeye çalışır (bunu goblins için söylemiyorum).

O yüzden ciddi ciddi yapılmış güzel mod ve mp3 müziklerinin altında ebolax imzasını görünce hem şaşırdım hem mutlu oldum. Partinin en güzel sürprizi oldu. En çok da Winds of Destiny’yi beğendim. Ama bu parça sanırım yine “slow parçalar parti composu kazanamaz” kuralının kurbanı oldu J Neyse ki birinci ve ikinci parçalar da Ebolax’tan geldi.

Wild Compoda da iki küçük ürün vardı.

Bunun ardından Cumartesi gecesi ortalık dağıldı millet uyumaya veya sohbet çemberlerine gitti. Biz de Norvax ile bi yandan Skype yaparken bir yandan eş zamanlı olarak PC demoları seyretmeye başladık. Önce ben klasik PC demoları playlist’imden seçme demoları seçip seçip Norvax’a yan açıklamalarla izlettirmeye başladım. Bir 8-10 demo seyrettikten sonra bir çay alalım gelelim falan derken, partinin ikinci sürprizi gerçekleşti.

Cumartesi gecesi geç saatlerde, Norvax’a yakın yerlerde oturan Anesthetic gaza gelmiş kalkıp eşiyle beraber Norvax’a gelmişler. Bu hos sürpriz sayesinde ben de yıllar sonra Anes ile görüşmüş oldum. Onunda katılımıyla birlikte demo izleme, yorum yapma ve scene gazına gelme aktivitemize devam ettik. Bu saatlerde ben hala kafamda aktif bir şekilde “olm kalk bi demo intro bisey yap işte, olsun D2D framework olsun yine, bak ya başka kimse yapmazsa, demosuz mu olacak parti” diyen bir thread’i susturmaya çalışıyordum. Cumartesi gecesi burada saat iyice ilerlerken, Türkiyede Pazar sabahı oldu ve insanlar uyanmaya başladı. Bu esnada Norvax ve Anes, Endo ile Skype’a geçtiler. Bu sayede Türkiyedeki pekçok scener da uzun bir aradan sonra Anes’le görüşmüş oldu. O sıralarda ben de Ragnor’un makinesine bağlanarak Ragnor, Ref ve Decipherla görüştüm. Bu arada bu partilerde Ref ile görüştüğüm her defasında kısa veya uzun çok güzel sohbet oluyor. Ref direk partide artı değer valla. Her partiye giden bir Ref ile görüşmeli.

Bu arada stream’den ara ara Arcane’i de gördüm. Ve her gördüğümde etrafında birileri ilgiyle onu izliyordu. Dedim herhalde adam yine piksel yapıyor, ve çevredekiler “obaaa abi inanılmaz ya” diyor.  Lakin piksel compoda göremedik. Ya yetiştiremedi ya o gördüklerimde last ninja oynuyordu.

Bir süre sonra Anes ve eşinin ayrılma saati geldi ve ayrıldılar. Biz Semih’le gözlerimizden uyku akarak beklemeye devam ettik. Sonunda compolar başladı. Oyun ve piksel yarışmasını streamden çok iyi göremedik. Ama oyun yarışması beni düşüncelere sevketti. Artık oyun yarışmalarında engine kullanan ve kullanmayan oyunları belki de iki ayrı kategoriye koymak lazım. Platform farkından bile büyük bir fark bu. Geçen seneki okçuluk oyunu ve araba yarışı oyunu düşünüldüğünde de aynı durum oluşmuştu. Bu yıl da aynı şey oldu.

Sonra ortaya çıktı ki demo yarışması da iptal. Ben bir umut Decipher veya Joker birşeyler çıkarır mı ki diye düşünüyordum. Malesef onlar da projelerini sonraki compolara ertelediler. Dedim kapı gibi Zomco var. Malesef Zomco bu yıl demo veya wild ürünü getirememişti. Gözlerim Paradox’u aradı ama o da bu yıl ortalarda yoktu. Ne yazık ki tam da demoları ve efektleri önemli bir eşiği geçiyordu ki ara vermiş görünüyor.

Demo yarışması tabii ki beni düşündürdü. Bütün Pazar ve Pazartesiyi bunu düşünerek geçirdim desem abartmış olurum ama çok da değil. Bu konuda bazı fikirlerim var ama önce kafamda iyice netleştirmem lazım.

Compolarda özellikle dışarıdan bakıldığında görünen bu karanlık tablonun yanında skype’tan görüştüğüm herkes ortamın yine çok güzel olduğunu, çok zevkli sohbetlerin döndüğünü söyledi. Bu da aslında partinin ürün olarak en kötü zamanlarında bile yine de ne kadar büyük bir artı değer olduğunu bir kez daha gösterdi.

Sonuçta on birinci 7dx de geride kaldı. Organizasyonda yer alan herkese ne kadar teşekkür etsek azdır. Daha çok katılımcı, daha çok ürün, daha çok rekabet olan zamanlar daha önce de oldu, daha sonra da olacak.

doMiNO:
7DX partilerine son 5 yıldır katılıyorum ve artık partinin müdavimlerinden ve bağımlılarından olduğumu söyleyebilirim. Bu yıl en çok merak ettiğim şeylerden biri partinin kıyametten önce mi yoksa sonra mı olacağı idi. Organizatör arkadaşlar da bu konuda kararsız kalmış olmalılar ki, parti tarihini son ana kadar açıklamadılar. Partiye sadece iki hafta kala partinin kıyametten önce yapılacağını öğrendim ve içime su serpildi.

2008'deki ilk katılımımızdan bu yana Zomco olarak 7DX partilerine her yıl en az bir ürün ile katılmaya özen gösteriyoruz. 2009'da wild ve oyun kategorilerinde, 2010'da piksel grafik ve wild kategorilerinde, 2011'de ise piksel grafik ve demo kategorilerinde ürünlerle partiye katılım göstermiştik. Compo'lara katıldığımız ürünlerin hemen hemen tamamı beğeni alınca da mutlu olmuştuk. Ancak bu yıl bir sorunumuz vardı. Ne yapacağımıza karar verememiştik!

Partinin başlamasına 15 gün kala ne bir ürün ne de bir projemiz vardı. Hal böyle olunca, beni; "bu yıl da sadece partinin tadını çıkaralım. Her yıl bir ürünümüz olmak zorunda değil ya" düşüncesi aldı. Ancak bu durumda da Yatuyu'yu partiye gelmeye ikna etmem pek kolay olmayacaktı. "Du bakalım, buluruz bi şeyler" deyip, düşünmeye başladım.

"Yine bir Amiga oyunu mu hazırlasam" dedim, ancak bu yıl Matahari'nin gizemli Amiga oyununun 7DX'e katılma olasılığı beni bu düşünceden vazgeçirdi. Zira, Ref'in (ya da Alco'nun) söylediğine göre bu oyun çok iyi bir oyundu ve benim 3-5 günde hazırlayacağım oyun o oyunun yanında düdük gibi kalacaktı. Bu yıl hiç oyun yazmamak daha iyiydi. (Matahari'nin oyununu partide göremedik tabii. Oyun halen gizemini koruyor.)

Kafamda hiçbir fikir yokken, partiye birkaç gün kala başlanacak bir demo da rezalet olurdu. Sonra aklıma başka bir şey geldi. 7D9'da oyun kategorisinde yarışan Tutelage adlı Amiga oyunumuz için birkaç dakika içinde bestelediğim o müthiş, Kemal Sunal film müziği tadındaki şaheser(!) beni cesaretlendirmiş olsa gerek, bir chip mod hazırlayabileceğimi düşündüm. Tabii son güne kadar ortaya hiçbir şey çıkaramadım. Bu da gol olmadı.

Aynı işhanında işyerlerimiz olan Squidward, 3D grafik tasarımlar yapar. Onun bürosuna gidip gelirken, Squidward'ın bir uçak modellediğini gördüm. Onun can sıkıntısından modellediği bu uçağın bambaşka bir işe yarayacağını Squidward o sırada bilemezdi tabii. Ona 7DX parti mekanının dışarıdan çekilmiş bir iki fotoğrafını verdim. "Burada gördüklerini de modeller misin" diye sordum. Pek kolay olmasa da Squidward'ı ikna etmeyi başardım. Uçağı 7DX parti mekanına indirecektik ve bu ürünü ilüstrasyon kategorisinde yarışmaya sokacaktık. ışte, sonunda ilk ürünümüzün ne olacağı belli olmuştu. Diğer taraftan, ilk ve son kez 7D9'a katılma fırsatı bulabilen ve uzun zamandır görüşme fırsatı bulamadığım Yaren'in de partiye gelmesi için onu ikna etmeye çalışıyordum. Yaren eski bir c64 coder'ı (hmm, sanırım ona bir c64 hediye etmeliyim) aynı zamanda çok iyi bir müzik adamıdır. Acaba parti için o da bir şeyler hazırlayabilir miydi? Aradım, sordum. MP3 kategorisinde yarıştırabileceğimiz bir ürün hazırlayabilir miydi?

Partiye sadece bir hafta kalmıştı ve biliyordum ki Yaren birkaç saat içerisinde bile harikalar yaratabilen bir adamdı. Teklifimi kabul etti. Son dakikaya kadar imkanları zorladıysa da ne bir şeyler üretmeye, ne de partiye gelmeye fırsat bulabildi. Böbrek taşı düşürmekle meşgul olan Yatuyu'dan sonra Yaren de partiye gelemiyordu. Fakat o da ne idi. Yatuyu son anda taşını düşürdü ve partiye gelmeye karar verdi. Bu kararı beni çok şaşırtmıştı. Zira Yatuyu son iki yıldır her türlü organizasyona katılacağını beyan eder ama son dakikada bir bahane bulup bizi ekerdi. Yatuyu geleceğini söylediğinde, Maya kehanetinin gerçek olabileceğini düşünmeye başlamıştım. Ama Yatuyu yine yapacağını yaptı ve yola çıkmamıza 1 saat kala golünü atarak bizi ekme geleneğini sürdürdü.

Partiyi internet üzerinden canlı yayınlayalım fikrine kapılmıştık partiye iki hafta kala. Bunun için bir handycam kamera, bir tripod ve bir capture kartı yeterli olabilirdi. Kameramız hazırdı ama AV kablosu yoktu. Uyduruk bir kabloyu son güne kadar temin edemedik. Son gün bulabildik kabloyu. Tripod'u Squidward getirecekti ama o da partiye gelmekten vazgeçince tripodu ondan alıp partiye getirme görevi bana kaldı. Cuma gecesi tripodu almayı unuttuğumu fark edince, partiyi canlı yayınlama hayallerimiz suya düşmüş oldu. Neyse ki parti profesyonel ekipmanlarla doğru düzgün bir şekilde canlı yayınlandı internet üzerinden. Bence bu her yıl yapılmalı ve hatta daha da güzel bir şekilde yapılabilmeli...

15 Aralık Cumartesi sabahı saat 6 gibi, ben, Diabolik (Behlül) ve Bertem Zonguldak'tan yola çıktık. Yola çıkmadan önce hafif bir kahvaltı ettik. Parti mekanında bizi bekleyen poğaçalara karşı mahcup olmamalıydık. Ancak, parti mekanına ulaştığımızda bizi bir sürpriz bekliyordu. Bu yıl poğaça yoktu! Poğaçasız bir 7DX nasıl olabilirdi! Bu gerçeğe alışmakta güçlük çektim ama kendimi toparlamayı başardım. Cumartesi saat 11:30 gibi parti mekanındaydık. Her yıl olduğu gibi, organizatörler, Compec ekibi ve sabah saatlerinde mekanda görmeye alıştığım yüzleri gördüm. Mutlu oldum. 7DX'e geldiğimde kendimi evime gelmiş gibi hissetmeye başladım. Hoşuma gidiyor bu his. Hydrogen, Skate, Endo, Ragnor, Ragnor'un laptopu üzerinden Nightlord ve mekandaki diğer birkaç kişi ile selamlaşıp, kısa sohbetler ettikten sonra kendimize bir yer belirledik. Sanırım geçen yıl da aynı yere konuşlanmıştık. Partiden önceki son 24 saati uyumadan geçirmeyi alışkanlık haline getirdiğim için, kıyılarda köşelerde bir yer tutmak, uykusuzluğun etkisinden kaynaklanıyor olsa gerek.

Saatler ilerledikçe parti mekanı dolmaya başladı. Ancak bu yılki katılım geçen yıldan daha az gibi geldi bana. Geçen yıl daha kalabalık ve çoşkuluydu sanki parti. Öğlen saatlerinde Alco ve Shax geldiler. Shax'ın elinde bir boru vardı. Ya da benim uykusuzluğum beni o şeyin boru olduğuna inandırıyordu. Borunun içinden bir afiş çıktı. Retrojen afişi. (R harfinden bahsetmiyorum) Sonra, parti mekanına gelmek üzere yola çıkmış olan Ref ile telefonda konuştuk. "Yarım saat içerisinde oradayım" dedi. Bunu söyledikten 3 saat kadar sonra geldi. (Ref'in o sırada yaşadıkları için bkz. Ref'in parti raporu)

Alco partiye Amstrad ve Oric getirmişti. Artık gelenek olduğu üzere Amstrad'da Batman demosunu birkaç kez izledikten sonra, Oric'in marifetlerine geçtik. Ref'in getirdiği Spectrum'a dokunmadım. Aman dedim elimde falan kalır sonra. Canı burnunda aletler zaten bu Spectrum'lar.  A590'lı Amiga'sını kurcaladım biraz. Hatta bir ara bi delilik edip, Ref'in getirdiği ikibuçuktan üç inç tv'ye bağlı halde çalışan A500'de Amos açmaya kalkıştım. Ekrana 5 dakika kadar odaklanmışım. Gözlerimi tekrar normale döndürmek birkaç dakikamı aldı. "Bu oyunu yazan adam kör oldu" dedirten bir oyun yazacaktım oysaki...

Beni gören herkes bu yıl Zomco'dan ne gibi bir sürpriz geleceğini soruyordu. Sadece küçük bir ürünümüz olduğunu söylediğimde kimse bana inanmadı. "Yok yok... Kesin bir şeyler vardır yine sizde" dedi herkes. Ben de bana soranlara sordum, "sizde ne var bu sene" diye. Herkeste bir gizem, herkeste bir dut yemiş bülbül edası vardı. Kimse söylemiyordu neler yaptığını... Sonra anladık ki, herkes bizim gibi yapmış. "Nasıl olsa birileri bir şeyler yapıyor" moduna girmişler. Çok az ürün vardı bu yıl. Hatta, demo kategorisinde hiç katılım olmaması bence bir ayıptı katılımcılar için... 2013'te bu durumun herkesi ateşleyeceğini ve çok sayıda ürün göreceğimizi umuyorum...

Cumartesi akşam oldu ve karınlar acıktı. Gruplar halinde yemeğe çıkıldı. Yemekler yendi, sohbetler edildi. Ama karınlar doyamadı bu yıl. Tüm Cumartesi gecesini tıkınmakla geçirdik desem yeridir. Doyamadık bi türlü... Açlığımızı bol bol dondurma yiyerek ve redbull içerek gidermeye çalıştık... Starbucks kahvelerini gören birkaç kişi olduğu rivayet edildi bi ara. Bulamadık kendilerini...

Sonra bi kedi gördüm... Shax'ın yemekten dönüşte sarkıntılık ettiği kedilerden biri parti mekanını bastı. Parti bitene kadar da ayrılmadı. Hayatımda bu kadar sırnaşık bir kedi görmedim. Laptopların üzerinde mi gezmedi, milletin kucağına mı atlamadı. Masaların üzerine mi yatmadı. Ödüllerin arasına mı karışmadı... Yapmadığı iş kalmadı parti boyunca. Bir ara dondurma yerken gördüm hatta kediyi...

Sabaha karşı girişteki bankları karşı karşıya yerleştirip sohbete başladık. 3-4 kişi başlanan sohbeti görenler bize katıldı. Uykusuzluğun doruklarında olduğum için neler konuştuğumuzu pek hatırlamıyorum. Ama güzel sohbet oldu sanırım...

Pazar sabahı Emirgan Sütiş kahvaltı planımız iptal oldu. Uykusuzluk kahvaltı fikrinden vazgeçirdi bizi. Herkes bir köşede kestirdi bi süre. Öğlen saatlerinde Shax'ın bize verdiği ıspanaklı börek sözünü hatırladık açlığın da etkisiyle. Shax baskılara dayanamadı ve bize ıspanaklı börek ısmarladı. Böreklerimizi yedikten sonra yaptığımız "boktan" sohbet oldukça derindi...

Pazar günü yarışmaları saat 15 gibi başladı ve çok az sayıda ürünün yarışmalara katıldığını görmek, beni ve diğer herkesi üzdü. ılüstrasyon kategorisinde yarışan "Yumuşak ıniş" adlı ürünümüz büyük bir çekişmenin yaşandığı 1 katılımlı yarışmada birinci olmayı başardı... Demo yarışmasına katılım olmadı! Bir demo partide demo yarışmasına katılım olmaması kötü oldu. 2013'te Zomco'dan bir demo olacak kararı aldık hemen...

Compo'lara katılımların azlığını bir kenara koyarsak, yine güzel ve zevkli bir parti oldu. Bir sonraki parti için gün saymaya başladım bile... Tüm parti organizatörlerine ve işlerini çok büyük bir enerji ve profesyonellikle yapan Compec ekibine teşekkür etmek gerek. 2013'te uykumu almış halde partiye katılabilmeyi ümit ediyorum...

Navigasyon

[0] Mesajlar

[#] Sonraki Sayfa