[youtube]nhbt9z4fkWo[/youtube]

25.04.2007 Carsamba 18:30
Boris Boll-Johansen
Boris Boll-Johansen, 20 yil oncesine kadar duvarlara graffiti yazan,
simdi ise graffiti konusunda uzmanlasmis bir akademisyen. Bu konusma
1970’lerde ABD’de ve 1984’den itibaren de bir çok Bati Avrupa ülkesinde
graffitinin nasil var oldugu ve özellikle de wild style graffiti / hip
hop graffiti üzerine gerçeklesecek. Boris Boll-Johansen Berlin’de
yasayan bir Danimarkali. (Konusma Ingilizce olacak.)

PiST///
Dolapdere Caddesi, Pangalti Dere Sokak, No 12 / 14 / 16 Pangalti 34375
Istanbul TR

giderek amiga'ya özeniyorlar...

cebit2007'de çıkmış.

geçen partide de bi lanet vardı üzerimde; yine aynısı baş gösterdi...

2 hafta önce winfast a280td ekran kartımı yaktıktan sonra gidip 40$lık bir kart aldım idareten ve 60 hz 1024 rezülasyonda gıpraşan ekranda tam gaz octalfoam'un koduyla uğraşıyordum; winfast'ın başına gelen 40$ karta da oldu. dün gece sebebini bilemediğim bir nedenden ötürü önce amd 2000 processor 1.25 GHz çalışmaya başladı, arkasından da ekran kartı şahadet getirerek ruhunu teslim etti. zaten 3-4 hafta önce ebay'den aldığım, ama henüz elime ulaşmadığı için amiga'mın başına oturamadığım 030+882+128 mb ram setim yüzünden epyce sıkkındı; pc'min de zortlamış olması tuz biber oldu...

evden çıkarken neyse ki beklediğim paket (ve beklediğim amiga donanımım) geldi; zaten o olmasa bugün harbi lanet bir gün olacaktı...

paketi açıp gözümle şöyle bir kontrol ettikten sonra yola koyulduğumda 15 dakka yürüyüş sonunda alışverişi yapacağım banka kartını evde unuttuğumu fark edip aynı yolu tıpış tıpış geri yürüdüm... kartı alıp minibüse bindikten sonra 5 farklı banka atm'sinin peşpeşe bakımda/para yüklemede olmasından dolayı para çekemediğimden sabah yatarken düşündüğüm gibi yeni bir pc donanımı almaya gidemedim; hatta göztepe marmara üniversitesi önünde para çekemediğimden bir an (parasal anlamda) cıscıbıldak kaldım ortada; çünkü evden çıkarken nasılsa atm'den para çekeceğim diye para da almamışım. şöyle bir gökyüzüne baktım; enteresan bir ışık kırılması vardı havada. bir an düşündüm, bu kadar uğursuzluk varsa benim acilen eve gidip kapanmam ve dijital hiçbirşeyle ilgilenmemem daha doğru olacaktı.

ama olayın dijitallikle alakalı olmadığını demin bakkala gidip soda aldığımda içinden saf buz çıktığını görünce fark ettim. yine de dolunayın önemli bir safhasındayız sanırım; bugün tam tepsi gibi tepede duruyor. ama sanki daha yakın mı, anlayamadım. ama bu kadar lanetin sebebi her ne ise bir an önce geçmesini beklemekten başka bir çare yok sanki. neyse ki içim rahat, partiye amiga'mı yüklenip gelebielceğim. pc desteğimi de hatunun laptop'unu ödünç alarak idare edeceğim sanırım. büyük konuşmayayım ama, bu kadar zincirleme lanet bile haftasonunda partiden alacağım keyfi elimden alamaz!!

neyse, durum bu, tabii ki ama geleceğim ve  carpe diem diyerek oradaki eğlencenin tadına varacağım. varsın amiga'da bu sene (en azından bu partiye) bir release'im olmasın; elbet o amiga boşuna alınmadı...

http://muonics.net/blog/index.php?postid=15

[youtube]EFWcAkxzkv4[/youtube]

amsterdam'da yapılan bir experimental proje...
adamlar güçlü bir lazerle bir bina üzerine çizim yapıyor, binanın videosu bir kamera ile sürekli bilgisayara feed ediliyor, lazerin geldiği noktaları yazılım boyuyor ve kalıcı hale sokuyor, bilgisayara bağlı projeksiyon aleti de bu görüntüyü bina üzerine yansıtıyor. kendi geliştirdikleri yazılım perspektif bozulmayı da düzelttiği için, projekte edilen görüntü binaya tam oturan görüntü oluyor.
sonuçta lazerle istenilen yüzeye tam kalıcı olmasa da yazı yazılabiliyor.

kısa sürede bunun bir ürün hale gelebileceğine ve iş toplantılarında white-board yerini alabileceğini sanıyorum.

acayip uyuz olurdum cenk+erdem triplerine. ama neredeyse yaşıtım cenk efendinin sağlam bir müzisyen olduğunu, Malt grubu olarak yeni çıkardıkları albümle dinlemiş bulunmaktayım.

uç noktada bir rock stili sayılmaz. neşeli, enerjik, 90ların tadında yan yollara ve türevlere sapmadan harbi rock yapmışlar. benim kafamda ilk albümle kesmeşeker, mavi sakal gibi grupların yakınına yerleştiler bile. klasik böğüren, haykıran rockcı imajından çok uzak, tertemiz işlenmiş gitar rifleri, abartıyea kaçmayan, ama hakkını da veren gitar soloları ve vokal yürüyüşleri benden iyi not aldı. bir sonraki albümlerini de 8 şubat'ta balans'taki konserlerini de şimdiden merak ediyorum.

rock'a merak edenlere birayla tavsiye edilir!

geçen sene ptt'nin kazığından sonra bi arkadaş vasıtasıyla aldığım a1200'üm geldi ve desktop'umda yerini aldı. zaten eskiciden kaptığım 1084 monitör de hazırdı, hemen çalıştırdım, tertemiz, tıkır tıkır çalışıyor.

çok mutlu ve gazlıyım; ama evvela bitirmem gereken 2-3 iş var, onları bitireyim, hemen kendimi amiga'ya verecem. hoş dayanamam, sabahlar, ara ara mutlak takılırım.

şimdi bana scart kablosu lazım acele. video output'tan görüntü tabii ki biraz çamur. ha bi de aletteki idefix reg istiyor, onu bulurum herhal bi şekil.