Gönderen Konu: c64 orchestra supremacy performance  (Okunma sayısı 10742 defa)

c64 orchestra supremacy performance

« : 31.12.2008 11:06:02 »
Hızlı düğmeleri aç

ssg

İleti: 331

Çevrimdışı
  • ****
  • Sr. Member
    • Profili Görüntüle

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #1 : 31.12.2008 11:29:22 »
Hızlı düğmeleri aç

spritus

İleti: 933

Çevrimdışı
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://resident.tr-demoscene.info
http://remix.kwed.org

ilgili olduğu için bu url'i de ekleyeyim dedim.

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #2 : 31.12.2008 13:43:18 »
Hızlı düğmeleri aç

Hydrogen

İleti: 932

Çevrimdışı
  • 7DX Organizer
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.glance.ws
Oldukca eglenceli. Ancak benim beklentim biraz fazla olmus. Kaydi da zayif buldum. Yaylilar kadrosunun eksikligi hissediliyor. Keske daha guzel olanaklara sahip olabilseydiler.

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #3 : 01.01.2009 01:38:27 »
Hızlı düğmeleri aç

nightlord

İleti: 1.085

Çevrimdışı
  • Administrator
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.nightnetwork.org
c64 orchestra'nin muhtesem orkestrasyonlari var (bkz int karete). Fakat c64 orchestra'nin dinledigim butun orkestrasyonlari icinde en kotu olani bu olmus. Canli performanslari da sanirim cok iyi degil. ilk nakaratta flutler detone oluyor. Bende bayagi bi hayal kirikligi yaratti. SID versiyonu bundan iyi bence :)
 
Tek keman ve tek violinin cok eksik kaldigina katiliyorum. Ama benim kulaklarim asil bateriyi aradilar.

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #4 : 01.01.2009 12:53:59 »
Hızlı düğmeleri aç

vigo


  • Ziyaretçi
merakım şu ki, muhittin aykut duru adlı kardeşimiz, aka peandos mu peandoas mı, kendisi istanbul'da yaşıyor bir süredir ve bilecik'te yaşarken bile partilere geliyordu... neden 7d8'e gelmedi? bilen varmı? resident üyesiydi kendisi...

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #5 : 02.01.2009 20:59:38 »
Hızlı düğmeleri aç

Bakkada

İleti: 1.073

Çevrimdışı
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: vigo;19795
merakım şu ki, muhittin aykut duru adlı kardeşimiz, aka peandos mu peandoas mı, kendisi istanbul'da yaşıyor bir süredir ve bilecik'te yaşarken bile partilere geliyordu... neden 7d8'e gelmedi? bilen varmı? resident üyesiydi kendisi...

PE&OAS (peandoas) kardesimiz sanirim yogun sekilde calisio...

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #6 : 03.01.2009 22:20:00 »
Hızlı düğmeleri aç

ssg

İleti: 331

Çevrimdışı
  • ****
  • Sr. Member
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: nightlord;19794
c64 orchestra'nin muhtesem orkestrasyonlari var (bkz int karete). Fakat c64 orchestra'nin dinledigim butun orkestrasyonlari icinde en kotu olani bu olmus. Canli performanslari da sanirim cok iyi degil. ilk nakaratta flutler detone oluyor. Bende bayagi bi hayal kirikligi yaratti. SID versiyonu bundan iyi bence :)
 
Tek keman ve tek violinin cok eksik kaldigina katiliyorum. Ama benim kulaklarim asil bateriyi aradilar.

performans ve kayit kalitesi cok iyi degil evet, mesela daha guclu yaylilar kismina katiliyorum ozellikle girdikleri yerde ama sahsen aranjmana edecek tek kelime bulamiyorum. nefes kesici diyecegim turden bir duzenleme. bence klasik tarzda yorumlama sadece notalarin klasik enstrumanlarla calinmasindan ote, aranjmanin da klasik cizgide olmasiyla alakali. (bateriyi aradim demene ithafen)
 
ornek verecek olursam metallica sarkilarini piyanoyla bire bir aynen (ve mukemmel) calan bir adam var. hicbir keyif vermiyor. adini bile unutmusum adamin o kadar tiksinmisin kendisinden. midi gibi din don metalika calmis. hatta onde metalika parcayi aynen calarken arka planda orkestra yaylilarla biseyler ekledigi turden aranjmanlari da sevmiyorum cok cheapshot'lar. apocalyptica da ayrica baska bir kayiptir gozumde.
 
bu yuzden supremacy'nin sid sample'larinin gercek enstrmanlarla degistirilmis halinin bu kadar guzel olacagini zannetmiyorum. klasik yorumlamaya en guzel ornek teskil edecek duzenlemelerden biri olmus.
 
international karate de guzel ama orada bir yaraticilik gormuyorum zira rob hubbard parcayi zaten uzakdogu normlarindaki bir besteyi sid'le icra ederek yaratmis. hatta rob hubbard'in int. karate ile yaptigi, c64 orchestra'nin yaptiginin tersi gibi bir sey o acidan. bu yuzden orkestral yorumu da reverse engineering'den oteye gitmemis. (sanxion main theme'in orkestral yorumu nasil olur? :)) supremacy gibi ozgun bir eserde durum biraz daha farkli bence. matrix'in hikayesini shakespeare'in anlatmasi gibi.
 
buna benzer basarili buldugum diger c64 orchestra duzenlemesi de commando high score. (ana temayi o kadar begenmedim)
 
ssg
« Son Düzenleme: 03.01.2009 22:22:19 Gönderen: ssg »

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #7 : 03.01.2009 23:21:43 »
Hızlı düğmeleri aç

nightlord

İleti: 1.085

Çevrimdışı
  • Administrator
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.nightnetwork.org
yok ben de orkestrasyon konusunda genel tespitlerine katiliyorum. Ozellikle parcayi direk klasik enstrumanlara caldirma veya rock parcanin arkasina keman ekleme seklindeki orkestrasyonlarin ucuzlugu konusunda.
 
Ama her parca da klasik cizgide orkestrasyona uygun degil. yani benim bu parcada bateri aramamin sebebi, bu parcanin nakaratinin bence guclu bir ritm bileseni olmasi. O bileseni bir cello ile bir kontrbasin "diridiridit" yapmasi veremiyor bence :)
 
Bateri, gitar gibi enstrumanlarla senfoni orkestrasi beraber kullanilarak yine de cok zengin ve guzel orkestrasyonlar yapilabiliyor yine de (yani senin bahsettigin cheapshot durumlara dusmeden). Su an ilk aklima gelen ornek Polad Bulbuloglu'ndan "gel ey seher" mesela. Ayni sekilde Drey/Demodojo'nun "Drey" adli mp3'u (orjinali Hydrogen'in SID'i) de bence bunun cok cok iyi bir ornegi.
 
Yani sanirim genelde ayni fikirdeyiz de, Supremacy icin agree to disagree vakasi :)

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #8 : 05.01.2009 02:34:36 »
Hızlı düğmeleri aç

the_prodigy

İleti: 93

Çevrimdışı
  • **
  • Jr. Member
    • Profili Görüntüle
Scenerlar klasik dinliyicisimi oldu.
sanirim bu parca bir C64 parcasi C64 parcasina klasik enst.. yuklemek ve uyarlamak bende hic bir haz uyandirmadi.
ben o kadar yogun bir klasik dinliyicisi degilimdir ama bu parca bende hic
klasik tarzinda klasik dinliyorum diye bir histe uyandirmadi! (neden mi cumleler cok kisa o yuzden belkide yani yaylilardan biri bir basliyicak sen daha bastaki melodiyi sindirmeye calisirken o melodiyi degistirip evirip ceviricek..son notayi vurdugundada BUUM birden butun melodi aklindan aniden gecicek sanki bir sayfa yaziyi okurken tam anlamasanda son satirla beraber butun sayfayi ezberlemek gibi bir his uyandirmali klasik muzik dedigin.. yani benim beklentim bu klasikten.. hatta hayatinda ilk defa bir parcayi dinliyorsan daha calinmadan bir sonraki sekizligi tahmin edebilmelisin)

konu muzikken aklima bir konu daha geldi simdi gelicek partiye jazz,reggea,drum bass junkle, tarzinda bir calismayla biri katildi. parti genelindeki scenerler sid,chip tonlarindan hoslanmaktalar ee tabi kanatimce bu tarz bir parcayla katilan sahisin birinci olma ihtimali daha coktur.

ama diger tarzlardada basarili olan arkadasimiz bu puanlamadan dolayi hirs kaybina ugrar daha iyi bir muzikkalitesi oldugu halde.

bu yuzden sizleri klasik,rock,bilgisayar tarzi disinda tarzlarada ilgi duyamanizi ve bir dinliyici olarak gelistirmenizi oneriyorum.
sanatcinin rengi olmaz.

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #9 : 05.01.2009 04:20:45 »
Hızlı düğmeleri aç

nightlord

İleti: 1.085

Çevrimdışı
  • Administrator
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.nightnetwork.org
Insanlar genis bir yelpazeden muzik dinliyorlar. Klasik muzik de elbette dinleyen ve hatta kompoze edenlerimiz var. Klasik muzik bence tek bir tarz da degil. barok ile romantik arasinda veya romantik ile 20.yy arasinda cok cok buyuk farklar oldugunu dusunuyorum. Bu yuzden mesela senin bazi klasik muzik beklentilerinin her klasik muzik akimina uymadigini dusunuyorum. Ayrica sahsen ben bir muzigi dinlerken sonraki 8 olcuyu tahmin edebiliyorsam o benim acimdan hayli negatif bir durumdur. Parca bazi cok klasik paternlere uyuyor demektir. Poplasmis veya arabesklesmis demektir benim icin. Bir parcanin bir hikayeye benzedigini dusunursek, boyle parcalar sonunu bildigin bir hikayeyi okumaya benzer.
 
Supremacy'ye gelince, bence bu parcanin bazi bolumleri zaten bilakis klasik (barok) bir anlayista bestelenmis. Ozellikle ilk giris ve aradaki interlude bolumleri direk barok kontrapunto onu ileri derece barok bir melodi ile kompoze edilmis. ancak nakarat bence hayli guclu bir rock nakarati. Bu yuzden ben orkestrasyonun barok bolumlerinde yeterince ilginc yenilik bulamazken nakarat bolumlerinde de kaybolan o rock havanin eksikligini hissettim.
 
Yapilan bir muzigin tarzinin parti compolarda dinleyici kitlesinin genel zevkleri ile ne kadar ortusecegini kontrol etmek cok zor. partiye katilanlara siz su turde degil de bu turde de muzik dinleyin demek gercekci degil bana gore. Ancak genel olarak scenerlarin genis bir yelpazede muzik dinledikleri ve genelde hizli parcalarin parti yarismalarinda daha avantajli oldugunu gozlemledigimizi daha once cesitli yazilarda paylastik sanirim.

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #10 : 05.01.2009 10:04:38 »
Hızlı düğmeleri aç

the_prodigy

İleti: 93

Çevrimdışı
  • **
  • Jr. Member
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: nightlord;19833
Insanlar genis bir yelpazeden muzik dinliyorlar. Klasik muzik de elbette dinleyen ve hatta kompoze edenlerimiz var. Klasik muzik bence tek bir tarz da degil. barok ile romantik arasinda veya romantik ile 20.yy arasinda cok cok buyuk farklar oldugunu dusunuyorum. Bu yuzden mesela senin bazi klasik muzik beklentilerinin her klasik muzik akimina uymadigini dusunuyorum. Ayrica sahsen ben bir muzigi dinlerken sonraki 8 olcuyu tahmin edebiliyorsam o benim acimdan hayli negatif bir durumdur. Parca bazi cok klasik paternlere uyuyor demektir. Poplasmis veya arabesklesmis demektir benim icin. Bir parcanin bir hikayeye benzedigini dusunursek, boyle parcalar sonunu bildigin bir hikayeyi okumaya benzer.

her hikayenin sonu aynidir! :) beni sasirtan eser bir 3'u gecmez onemli olan anlatimidir. ferhat ile sirin,yasiyan oluler,insanlari mutluluk hissi vermek icin yapilan sabit sonlu hikayeler. vs(muzik disinda bir anlatim yapip anlasilmaya calisiyorum kusura bakma benim konusmam boyle)

yani ilk defa dinledigin parcayi tahmin edebiliyorsan bundan rahatsiz olmalisin. bazi klasik parcalar gibi inisli cikisli tam bir kaos varsa melodilerde(yaptim kendimden biliyorum farkli bir muzik yapicam diye)  hayal gucunde imgeleme yaparken sacma goruntuler goruyorsan veya sadece isin matematik kismiyla muzik yapiyorsan komple butun parca daha once dinlenilmis gibi hic bir sefk uyandirmaz iste bunun ortasini bulmak zor.

benim muzik bilgim terim bilgilerim hic iyi degildir ama her muzik benim icin baslangicta biraz gercekle tohumlanan daha sonralari bilinc altini serbest biraktirarak cikan malzemeler ve hayalle izlenen bir film gibidir. buda cdciye gidip korku ve drama varmi diye istekte bulunmaktir tarz konusunda.

karsilik verip yeni terimler bana ogrettigin icin tesekkurler.
sanatcinin rengi olmaz.

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #11 : 05.01.2009 10:53:37 »
Hızlı düğmeleri aç

Hydrogen

İleti: 932

Çevrimdışı
  • 7DX Organizer
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.glance.ws
Prodigy: "konu muzikken aklima bir konu daha geldi simdi gelicek partiye jazz,reggea,drum bass junkle, tarzinda bir calismayla biri katildi. parti genelindeki scenerler sid,chip tonlarindan hoslanmaktalar ee tabi kanatimce bu tarz bir parcayla katilan sahisin birinci olma ihtimali daha coktur.
ama diger tarzlardada basarili olan arkadasimiz bu puanlamadan dolayi hirs kaybina ugrar daha iyi bir muzikkalitesi oldugu halde."
 
Oncelikle, sid muzik icin konusuyorum. Rock ve klasik muzik, kesinlikle sid muzik scene'inde agirligi olan turler degil (Ornegi cok var, ancak diger turlerla arasindaki orana bakildiginda)
 
Scene'de genellikle donemin basarili muzisyenlerin yaptiklari ture bir ilgi sozkonusudur desek yanlis olmaz. Mesela, Laxity ve Drax daha cok Jazz ve funk tarzi eserler yapiyorlar ve cok basarililar diyelim. O takdirde, scene dinleyicisinin kulak asinaligi bunlara oluyor. Bu tarz muzik yapan yeni muzisyenler ortaya cikiyor. Sonra bir kac muzisyen cikiyor basarili bir tekno yapiyor. Ardindan 5-10 tekno muzisyeni cikiyor. Bunlarin hepsine "yeah" diyen bir cok scener mevcut. + sid muziklerinde bir takim sinirlamalar da mevcut oldugundan, mesela klasik orkestrasyonlarin populerlesmesi oldukca zor. Aksak jazz ritmleri ise, tek kanal icerisine bir cok kompozisyonu yazmayi kolaylastirdigindan, daima populerligini koruyacak.
 
Buradan gelecegim nokta, eger basarili bir muzisyen soz konusu ise, muzisyenin yaptigi tarz her ne olursa olsun , ilk muziginde olmasa bile ileride yaptigi bir kac basarili calisma ile birlikte benimsenecek ve compolarda daha iyi dereceler alabilecek duruma gelebilecektir. Tabii eger daha ilk muzikten kaliteyi kopartmis ise, akimi hemen o calisma sonunda da baslatabilir:)
 
Prodigy: "bu yuzden sizleri klasik,rock,bilgisayar tarzi disinda tarzlarada ilgi duyamanizi ve bir dinliyici olarak gelistirmenizi oneriyorum."
 
Oneri icin tesekkurler ancak zaten muzikle ciddi olarak ilgilenen pek cok kisinin bir cok tarzi dinlediginden eminim. Kurdugun bu cumle bazi kisilerin kendisini "sadece klasik, rock ve bilgisayar tarzi muzikler dinleyen kotu bir dinleyici" olarak nitelenmis hissetmesine yol acabilir:)
 
Soyle demek, "Butun muzik tarzlarinin guzel orneklerini kesfetmenin ve kendimizi dinleyici olarak gelistirmenin cok onemli oldugunu dusunuyorum" hem daha yapici hem de benzer yonu isaret eden bir cumle olurdu.
« Son Düzenleme: 05.01.2009 10:55:43 Gönderen: Hydrogen »

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #12 : 05.01.2009 11:21:42 »
Hızlı düğmeleri aç

the_prodigy

İleti: 93

Çevrimdışı
  • **
  • Jr. Member
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: Hydrogen;19835

Soyle demek, "Butun muzik tarzlarinin guzel orneklerini kesfetmenin ve kendimizi dinleyici olarak gelistirmenin cok onemli oldugunu dusunuyorum" hem daha yapici hem de benzer yonu isaret eden bir cumle olurdu.

evet haklisin duzeltigin icin sagol.
cenem dustu sen usteki yaziyi post etmisken bende bunu yazdim.

konu muzikken kendi goruslerimi sizle paylasiyim sizde dogrumu yanlismi karar verin.

soyle bir soru soruyum kaciniz cocukken pazar gunleri yanilmiyorsam trt4 veya trt2 ikide klasik muzik kayitlarini izlerdi?( ve bu eylem  bir turlu kazandaki suyu dogru ayarlayamayip pazar banyosuyla haslanmakla son bulurdu;))  o gunlerdeki aile ortamina donus yasamissinizdir o sesleri duyunca.

veya kaciniz filmlerde kullanilan uflemeli ve yayli calgilarin her yukselesinde zihninize kazinmis olan goruntulerin size salgilattigi adrenalin duygusunu yasayip dinelediginiz parcanin hosunuza gitme sebebini.

scene ortaminin sid tonlarinin sizi gecmise yolculuk yaptirip sizin cocuklugunuzdaki nese ve korelmemis sevgi kaynaginin yardimiyla su zamanada oldukca saglam isler cikarmaniza ne kadar yardimci oldugunun farkindasinizdir herhalde amiga ve c64 tayfasinin sizi hic buyutmediginin farkindasinizdir herhalde(bu paragragi umarim yanlis yorumlamazsininiz)

veya cocukken yilbasi (yeni yil) sabahlari yayinlanan filmlerdeki crismis muziklerindeki kullanilan o ses tonunu yakalayip alakasiz bir melodiyle yeni yil parcasi olarak yapmam ve bunun dogru intiba uyandirmasi

aslinda bu gorusum Stanley Kubrick'in otomatik portakal (muzisyenlere tavsiye ederim yalniz bazi arkadaslarim filimi izleyememistir rahatsiz olmustur filmdeki denege yapilan islem film boyunca izliyeciyede yapilmaktadir. [dehaca bir fikir film yorumlarinda bundan bahis etmezler] ) filminindeki muzik ile ilgili kismindan izlenip dusunnup sorguladigim sartlanmanin hayatimizi nasil bir kismini kontrol etmesidir!(sartlanma diyince skatein bizi misafir ettigi an aklima geldi masada ben yuksek bir sesle "sartlanma"demistim muhabbete son noktayi koymak ister gibi icimden bir canavar cikmistir o an)

aslinda ornekler cok illa bunu meddaya baglamak gerekmiyor. ama ben artik dinledigim ve yaptigim denemelerde kullanilan ensturumanlara pek fazla onem vermiyorum. (muzigin sana anlattigi onemli benim icin) hepsinin altinda sartlanma var ve cogunluk muzikleri bu sekilde dinliyor farkinda olmadan cocukluklarindan beslenerek
gitarin cesitleri zaman makinesindeki baska bir tarih, zurna ve davul baska topraklar ve farkli bir zaman, vs..

sartlanma konusunu ozetliye bildigimi saniyorum.
aslinda bu gorusmu bir sene once dusunup sorgulamayi biraktim(aslinda boyle bir yazimi yazsam plazma icin)

hem muzikte hemde yasantimizdaki sartlanmalarin farkina vardigimizda bunlari kavrayip azda olsa uzerimizdeki etkisini azaltigimizda sartlanmalar bize bi kontrol etmiyicek, edemiyicek, inannin kendinizi daha OZGUR ve serbest hissedicek kontrolsuz olucaksiniz. muzikle gecmise takilmadan daha farkli yerlere gidiceksiniz.

kisisel ve guzel bir paylasimim oldugu kanatimdeyim.(varsa nerde yanilmisim)
isik ve sevgi ve muzikle kalin.
sanatcinin rengi olmaz.

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #13 : 05.01.2009 12:33:54 »
Hızlı düğmeleri aç

drey

İleti: 131

Çevrimdışı
  • ***
  • Full Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.emirdiril.net
Alıntı yapılan: the_prodigy;19836
hem muzikte hemde yasantimizdaki sartlanmalarin farkina vardigimizda bunlari kavrayip azda olsa uzerimizdeki etkisini azaltigimizda sartlanmalar bize bi kontrol etmiyicek, edemiyicek, inannin kendinizi daha OZGUR ve serbest hissedicek kontrolsuz olucaksiniz. muzikle gecmise takilmadan daha farkli yerlere gidiceksiniz.

Söylediklerine katılıyorum Prodigy. müzikte gerçekten bir çok kural kaide, şartlanma hatta önyargı var. Her müzik türünün, her enstrümanın üstüne yapışmış duygular, ifadeler vs var.

Ama bunun da iki yönlü bir durum olduğunu düşünüyorum:

Müziğin hem teorik olarak hem de psikolojik etkileri açısından ayakta kalmasını sağlayan kurallar var ve bu kurallar yetişme evresindeki müzisyenler için sağlam birer temel sağlıyor. Kendi ayakları üzerinde durabileceği (ve daha ileri gitmek için kendi kendine hareket edebileceği) bir noktaya gelebilmesi için nereden başlaması gerektiğini ve nerelerden geçmesi gerektiğini bilebilmesi (bulabilmesi) lazım. Eğer ortada bir takım klişeler kurallar vs olmasaydı bu çok zor olurdu. Kaldı ki zaten bütün bu kuralları hiçe sayarak elde edebileceği şeyi daha zor şartlarda elde eden yani tekerleği baştan icad eden bir çok pehlivan var. En kötüsü de bunlar bunu bilmezler bilseler de kabul etmezler.
Bu konuda örnek vermeme gerek yok herhangi bir amatör (hatta bazen profesyonel) müzik platformunda bolca raslayabilirisiniz.

Gelelim ikinci tarafına, konservatuarlı çok insan tanıdım, bizzat beraber çaldığım insanlar oldu, içlerinden çoğunun özgün beste çalışmalarına çok ağırlık verdiği için ya da en azından Für Elise' i "çalmak" yerine "yorumlamayı" tercih ettiği için çok hor görüldüğünü duydum ve gördüm. Yani kalıplarına sığmayı reddettikleri için. Bu açıdan da kendimi çok şanslı biri olarak görüyorum çünkü dünyanın en modern eğitim sistemine ve en açık görüşlü hocalarına sahip bir müzik okulunda okuma şansım oldu. Hatta bir keresinde hazırlamam gereken bir proje ile ilgili hocama hangi enstrümanları ve tarzı kullanmamı istediğini sormuştum. Yüzündeki sırıtışla beraber "Go insane!" deyişini hiç unutmam :)

Peki müziğin bu iki yüzünü birleştiren nedir?
"Kuralları yıkabilmek için kuralları bilmek gerekir" sözü bence çok güzel özetliyor işin gerçeğini. Varolan birikimi reddetmek çok büyük bir ayıp ve de kayıp olur, çünkü sadece bunun üstüne çıkılan katın sağlam olacağına inanıyorum. Öte yandan bir Mozart, Beethoven, Paganini, Jimi Hendrix, Steve Vai, Hans Zimmer vb gibi dvuarları yıkan insanlar olmasaydı, müziğin hem teknik hem teorik hem de teknolojik alanında yerimizde sayıyor olurduk.

şartlanma ve ön yargıları gerçekten bir kenara bırakmak lazım ki yeniliklere ve özgünlüklere yer açılsın, ama onları doğuran etkenleri de sindirdikten sonra.


Son olarak enstrümanlar ile ilgili de birşey söylemek istiyorum. Ben müziği her zaman resim çizmek olarak, enstrümanları da boya kalemleri yani renkler olarak gördüm ve görüyorum. Bu yüzden eğer yeterince renklere hakim ve orjinal fikirlere sahip bir müzisyen ise besteci bence her renkle herşeyi anlatabilir. Ama kahverengiyle gökyüzünü ya da kırmızıyla soğuğu anlatmaya niyeti varsa o zaman da işini baya iyi biliyor olması lazım.

..Ve çenesi düşen Drey yazının sonuna kadar fenalık geçirmeden gelebilenlere teşekkür ederek köşesine çekilir, susup dinlemeye devam eder :D

c64 orchestra supremacy performance

« Yanıtla #14 : 05.01.2009 12:51:21 »
Hızlı düğmeleri aç

Hydrogen

İleti: 932

Çevrimdışı
  • 7DX Organizer
  • *****
  • Hero Member
    • Profili Görüntüle
    • http://www.glance.ws
"Son olarak enstrümanlar ile ilgili de birşey söylemek istiyorum. Ben müziği her zaman resim çizmek olarak, enstrümanları da boya kalemleri yani renkler olarak gördüm ve görüyorum. Bu yüzden eğer yeterince renklere hakim ve orjinal fikirlere sahip bir müzisyen ise besteci bence her renkle herşeyi anlatabilir. Ama kahverengiyle gökyüzünü ya da kırmızıyla soğuğu anlatmaya niyeti varsa o zaman da işini baya iyi biliyor olması lazım.
 
..Ve çenesi düşen Drey yazının sonuna kadar fenalık geçirmeden gelebilenlere teşekkür ederek köşesine çekilir, susup dinlemeye devam eder :D "
 
Ya ben resmi her zaman muzik yapmak ve kullandigim renkleri de hep birer enstruman olarak gordum ve goruyorum:) Bu yuzden eger yeterince enstrumanlara hakim ise bir ressam bence her enstrumanla her seyi anlatabilir. Ama sadece darbuka ile gokyuzunu ya da mizika ile sogugu anlatmaya niyeti varsa, o zaman da isini, baya iyi biliyor olmasi lazim.
 
Ah bu espriden sonra fenalik gecirebilir iste herkes:)