SSG: line cizme algoritmasinin elite'ten arak olmasiyla ilgili olarak 20 yil sonra hala "kac farkli sekilde line cizebilirsin ki!" yorumu yapan vigo'ya bir serdar ortac mansiyonu veriyorum. kisaca "genctik cocuktuk" demeyip "tesadufen elite'in koduyla ayni kodu uretmisiz"e getirmissin ya lafi bravo vigo
Bununla ilgili goruslerimi paylasmak istedim...
-Scene'in ilk yillarinda uretilen demolarin, stuff olarak kabul gorme kosullari ile, gunumuzde uretilen demolarin stuff olarak kabul gorme kosullari cok farkli.
-80'li yillarda ve 90'larin basinda birbirinin rutinlerini hunharca kullanan cok sayida saygideger grup mevcut. Zira bu yillarda olay, stuff'in kendisinden ziyade, disketi gondermek ve karsiligini alma zihniyeti uzerine dayaniyor.
-Camelot ve Bonzai vs. gibi bir cok grup, 90'larin ilk yarisina kadar birbirlerine cokca bu tarz suclamalarda bulunuyorlar.
-Ilk line rutinini bir scener yazmadigina gore, 80'lerde ortada cok fazla varyasyon bulunmadigini varsayabiliriz. Coderlarin muhtemelen bir kac varyasyonu birbirlerinin codelarindan ve daha sansli ulkelerde yasayan coderlarin da cesitli computer magazinlerinden turettikleri ve degisik optimizasyon yontemleri ile gelistirdikleri tahmin edilmesi zor olmayan bir sey.
-Hal bu durumdayken 90 basinda Turkiye'de yapilmis, Abazomania adindaki, Vigo'nun tabiri ile Intro collection sayilabilecek, cok iddiali olmayan bir stuff ile 100'lerce kontak kazanip, sonra gayet iddiali bir urunle ortaya cikarak, butun kontaklari, zamanin kosullarina gore cok da gecerli olmayan ve art niyetli ve cifte standartli bir kac suclama ile kaybetmek, her cag icin son derece sinir bozucu bir olay. Ama bunun arkasinda yatan asil neden , bu cikisin bir anda olmasi ve demo kulubunun buna hazir olmayisi. Eger Zombie boys, boyle bir kac demo daha cikarabilseydi, muhtemelen baska gruplarin arak-trik hikayelerini yakalayan buyukler kulubune katilabilirdi.
-Tabii ki o cagda yapilan bir cok arak-trik hikayeler, sadece gencligin gazi ile degil, o cagin global scene ahlak degerleri ile de ilgilidir. Dolayisi ile, "biz bu hikayeleri gencligin gazi ile yaptik" teorisi tamamen degil, kismen dogrudur. Bu scenerlara gore midnight movie'nin degerini dusurmez. Zira scenerlarin bir cogu, o donemlerde scene'in havasini bilir ve ona gore yorum yapar.
Ancak "biz gencligin gazi ile soyle yaptik, o zamanlarda scene'in ahlaki yapisi daha esnekti" gibi soylemler, bu cagda bu roportaji okuyacak kisiler uzerinde, hak etmedigi bir "aman Turk degil mi iste araklamistir" suphesi olusturur. Bu son derece gereksiz bir suphedir. Zira midnight movie, zamanindaki bir cok demodan daha fazla arak rutin icermeyen (Hatta bilindigi uzere commodore'da arak rutin kullanmak, amiga veya pc'deki library bollugu ile karsilastirildiginda cok daha zahmetlidir), aksine dizayn ve ilginc fikirleri ile on plana cikan, gayet seyirlik bir demodur. 1 numara degildir. Ama lame de degildir. Zamaninda ortaligi bu sekilde sarsmasini da, iddiali bir demo olmasina baglamak yanlis olmaz.
Neyse bu kitabeyi de burada noktaliyorum. Kisacasi, gecmisi hafife almamiz, gecmiste yapilanlarin degerini dusurur. Gecmiste yapilan seyleri, o cagin global kosullarini bilmeyen jenerasyona, hafife alarak anlatmak, o seylerin degerini dusurur. Potemkin zirhlisini izleyebilen var mi? Zamani icin devrim sayilabilecek sinematik yeniliklerin yaninda, 20'lerin sinema klaseleri de bol bol yer almistir bu yapimda. Bu filmi simdi izleyen bir seyirci, kasiklarini tutarak gulebilir. Ancak bana gore bu bir sinema elestirmeninin yapmayacagi bir seydir.